REKLAMI GEÇ

HAYRİ DEV BELGESELİ İLK KEZ TÜRKİYE’DE GÖSTERİLECEK

HAYRİ DEV BELGESELİ İLK KEZ TÜRKİYE’DE GÖSTERİLECEK

DOCUMENTARIST İstanbul Belgesel Günleri kapsamında UNESCO’nun Yaşayan İnsan Hazineleri Listesi’ne aldığı Hayri Dev ile ilgili Ormanın Arkasında adlı belgesel ilk kez Türk izleyicilerle buluşacak.

/ DENİZLİHABER / 25 Mayıs 2011 Çarşamba, 16:05

DOCUMENTARIST İstanbul Belgesel Günleri 31 Mayıs’ta 4’üncü kez İstanbullularla buluşmaya hazırlanıyor. 5 Haziran’a kadar devam edecek festival, belgesel severlere çok özel bir seçki sunuyor. Bu belgesellerden biri de UNESCO’nun Yaşayan İnsan Hazineleri Listesi’ne aldığı Hayri Dev ile ilgili Ormanın Arkasında adlı belgesel. Bu film ilk kez Türk izleyicilerle buluşacak.

ORMANIN ARKASINDA
Denizli’nin Çameli ilçesinin “sazcı koca ustası” çoban-müzisyen Hayri Dev’inhikayesi…1990’larda Fransız etnomüzikolog JérômeCler’in keşfettiği Dev, sonradan Fransa’da ders vermeye kadar varan ününü, Cler’in eski eşi GulyaMirzoeva’yla birlikte gerçekleştirdiği bu belgesele borçlu. Bugün 80 yaşında çoban-müzisyeni ve yaşadığı köyü anlatan bu muhteşem film, özel gösterimler dışında Türkiye’de ilk kez seyirci önüne çıkacak.

ONU FRANSIZLAR KEŞFETTİ
1992’de hayatını değiştirecek bir olay oldu. Fransız JeromeCler İspanya’da duyduğu bir bağlama sesinin büyüsüne kapılarak Türkiye’ye gelmişti. Bin 500 metre yükseklikteki Çameli ve Fethiye dağlarında uzunca bir süre bu sesin kaynağını bulmaya çalışırken yörenin kültürü hakkında 350 sayfalık bir tez hazırladı. Sorbonne Üniversite’sinin Etimoloji bölümünden doçentlik alması da bu tezle oldu. Cler, Türkiye’ye işte bu tarihte geldi. Hayri Dev’i buldu. Dinlediği ses, Dev’in elindeki üç telli saza aitti. Daha sonra 15 kişilik bir Fransız ekibi tekrar köye geldi. Dev’in hayatı Ormanlar Arkası adlı belgesel filmle anlatıldı.

HAYRİ DEV KİMDİR?
Hayri Dev, 1933′ te Denizli İli, Çameli İçesinin Gökçeyaka köyünde doğdu. Yoksul dağ köyünde, yürümeye başladıktan kısa bir süre sonra ailenin en önemli mal varlığı olan birkaç keçinin peşine düştü. Dağlarda yankılanan yanık kaval sesine, düğünlerde dinlediği üç telli saza gönül verdi Hayri Dev hiç okula gitmemiş. Okuma yazmayı okula giden bir arkadaşından öğrenmiş. Cura denilen 3 telli çalgıyı öğrenip, söylemeye o yıllarda başlamış. Yaşadığı Gökçeyaka Köyün eski ismi taşıyan Masıt Kırığı denilen dokuz sekiz lik mahalli ezgileri çalan ve söyleyen bir usta oldu. İkisi erkek, üçü kız beş çocuğu olan Hayri Dev ailesinden habersiz elindeki üç telli sazı, çam düdüğünü hiç bırakmadı. Evlere gidip yarenlik yaptı, düğünlerde insanları eğlendirdi. Ormanda, dağlarda çobanlar için çaldı, söyledi.
Birkaç defa yurt dışına da giden Hayri Dev’e ‘Koca Usta’ diyorlar. Koca Usta lakabını elinden her iş geldiği için almış. Marangozluk, terzilik (başındaki şapkayı kendisi yapmış), ayakkabıcılık gibi işlerin elinden geldiğini söylüyor. ‘Elin yapacağı her şeyi yaparım’ diyor ve devam ediyor: ‘Ama hiçbirini yapmak istemedim. Çünkü ben çobanım ve müzisyenim. Çalgıcılıktan çok aç kaldığım oldu ama hiçbir zaman ondan ayrılmadım.’ Hayri Dev şuanda Denizli Belediyesi Konservatuar hocalarına yaptığı müzik hakkında dersler veriyor. Bu dersler sayesinde Hayri Dev’in yaptıkları yaşamaya devam edecek. Çünkü konservatuar hocaları bu kültürü yaşatmaya kararlı.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı