REKLAMI GEÇ

HAYRETTİN KÖY MÜ İNSAN MI?

26 Nisan 2022 Salı

Geziyorum öyleyse varım.
Orda bir köy var uzakta gitmem gerek.
Memleketimi köşe bucak bilmem gerek.
Dünya kaç bucak öğrenmem gerek.
Önce şehrimden başlamam gerek.
Coğrafya kaderdir derler hatta bazen kederdir de kabul!
Peki, o coğrafyayı keşfetmeden oturmak nedir?

Kendimizi sadece bayram tatillerinde saçma sapan sahil otellerine atıp ölü taklidi yapmak, önümüze konanı metrelerce kuyruğa girip lezzetten uzak gevelemelerle mideye indirmek ne menem bir tatildir ya da dinlenmedir ya da moladır bilemedim gitti.

Doğadan ne kadar uzaksan o kadar yorgunsun. Ruhunu dinlendirmek ve doyurmak için kalabalık ve sıkıcı yerlere uzun günlere ihtiyacın yok aslında.

Rahibe Teresa gibi ruhunu temizlemeye kapının önünden başlayabilirsin. Yani yaşadığın köy, kasaba, kent neresiyse onun dibinden dibinden dolaşmaya başlayabilirsin. Bunun için bir pazar gününü ayırabilmek yeterlidir. 4-5 arkadaş birleşip yol masrafını da kırışabilirsiniz. Bir de sırt çantası, termosta kahve, çay bir ki poğaça ve su deli eder insanı.

Tamam, şimdi elimizin altında Google Amca var. Ona ne sorarsak söylüyor onun yardımıyla liste yapıyoruz; memleketimde göreceğim nereler var adı altında. Sonrasında sırayla uygun olduğumuz her hafta sonu bir keşif gezisi yapıyoruz. İsteyen gruplara da katılabilir tabii ki keyfe kalmış.

Çevreyi bilen bir arkadaş ise bulunmaz bir nimettir kıymetini bilin var ise!

Biz böyle ufaktan başladık keşif turlarına birkaç arkadaş.

Nasibimize Hayrettin Köyü düştü. Hayret mi ettiniz ismine, ben de ettim ama bir köye bu isim bu kadar yakışır! Yakışır çünkü insan bu köy, çok güzel bir insan. Saçlarında çiçekler, başı rüzgârlı, mavi gözlü, beyaz saçlı, ruhu incecik bir sırça, kalbini Deliorman’da unutmuş bir göçmen asilzadesi. Yüz elli yıldır vatanını sayıklayan, unutmamak için vatanını yanında taşıyan bir göçmen güzeli bu köy.

Tuşaya soğanlarıyla, sümbül soğanlarıyla, hatta ceviz fidanıyla taşımış memleketini göçtüğü bu dağlara. Bahçelerini, sokaklarını bu çiçeklerle süslemiş, kokladıkça Bulgar havası okşasın gönlünü diye.

Tuşaya ters açan bir lale ki bunu getirmeleri tesadüf değil. Gurbetin, ayrılığın, karasevdanın çiçeği Tuşaya çünkü. Sevdasından koyu kırmızı, kederinden başı öne eğik, hasretinden gözleri nemli.

Tam da Hayrettin’i anlatır bu çiçek. Hayrettin ve Tuşaya birbirlerine yarenlik eder, ağılarını alırlar.

Bu insan köyün sakinleri de kendi gibi, güzel yüzlü, asil yürekli ve zarif. Dilleri hiç bozulmamış, göçmen şivesini hemen alıyorsunuz, Ege şivesine kaymıyor dilleri. Sıcakkanlı ama mesafeli duruşları, hala göçmen olduklarını ve bir gün köklerine gitme umudunu asla kaybetmediklerini size hissettiriyor.

Açık tenli karıncalar gibi hiç durmadan bahçelerini güzelleştiriyorlar. Bahçesinde çiçek ekilmemiş bir tek ev yok. Parklar, tarlalar her yer mis kokuyor, sümbül, lale, nergis, çuha çiçeği, papatya.

Ruhunuz, gözünüz şenleniyor. Erikler saçlarını süslüyor bu güzel köyün beyaz bir taç olup.

İlk gelen göçmenlerin getirdiği ceviz fidanı köyün bilgesi gibi oturuyor tepede, eteklerinde feyz almak isteyen köy yayılıyor. Canları gibi koruyorlar köklerini hatırlatan bu ağacı.

Köyde genç kalmamış, hepsi şehre göçmüş, nüfus yaşlanıyor.

Peki, bu güzel Hayrettin, sakinleriyle beraber öte dünyaya mı göçecek? Nereye gidecek o sümbül kokuları, nerde ağlayacak Tuşaya?

Yüz elli yıllık ceviz ağacı kime anlatacak bildiklerini?

Baklan ovasını kim seyredecek Hayrettin’in yerine? Eskinin olgun kokusunu taşır kapıları Hayrettin’in, kim koklayacak da büyüyecek o kapıları?

Hayrettin mumyalanası bir köy. Çürümesine izin verirsek, eli iki yakamızdadır sonsuza dek!

Hayrettin sizi bekliyor Bozkurt’a 20 kilometre sadece ve 1400 rakımda.

10 gün daha görürsünüz Tuşayaların salınışını, kaçırmayın hayat kısa, Tuşayalar açıyor!

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

İLKER ERKİN SARAÇ   -  Bağlantı 10 Ocak 2023, 10:45

Hayrettin Köyünde 9 yıl öğretmenlik yapan annem ve babam ile çocukluğumun geçtiği yerle ilgili ve bu köyün bir yurttaşı olarak ne kadar sevindim bu yazınızı görünce.
Köylerimizin gitgide boşalması ve insansızlaşması yürek burkuyor.

Semiha Koçak   -  Bağlantı 29 Nisan 2022, 09:14

Aylin hanım size çok teşekkür ederim köyümü böyle güzel anlattığınız için siz anlatırken ben çocukluğumu gezdim resmen kaleminize sağlık

Erdal Aksencer   -  Bağlantı 28 Nisan 2022, 05:31

Çardak/ Hayriye köyüne (Mah.) Çerkes köyüne buyurun gelin. Köye geldiğinizde Zeynep’in yerine uğrayın salde gölü yolu üzerindedir. Zeynep’in yerine gidince İdris Güzey kardeşimiz size yardımcı olur. Köy hakkında bilgiyi size detaylı bilgiyi verir.

Nadir orhan   -  Bağlantı 27 Nisan 2022, 23:03

Ben Nadir orhan ağzına sağlık insan köyüne bukadar guzelmi anlatılır mı saygılarımla

Dilek Çelebi   -  Bağlantı 27 Nisan 2022, 16:08

Rahmetli ananemin köyü yıllar oldu gidemedim işgüç derken okadar güzel bi yerki,bana çocukluğumu getirdiniz o sabırlı,çalışkan yoktan varolmuş insanları bir başkadır orda bahar havasından mı suyundan mı bilmem?Kaleminize sağlık ne güzel anlatmışsınız

Fügen Kıvanç   -  Bağlantı 27 Nisan 2022, 08:50

Gelemediğim için çok üzülmüştüm,yazını okuyunca gözümde canlandı tüm güzelliği ile, çiçek kokularıyla,tarihiyle,ellerine sağlık Aylincim

bülent topuz   -  Bağlantı 27 Nisan 2022, 00:36

Çok güzel anlatmışınız, şiir gibi bir nesir olmuş, kaleminize sağlık Aylin hanım

Ali Yaşar   -  Bağlantı 26 Nisan 2022, 23:43

Aylin hanım teşekkürleer insanlarıyla tarlalarımızla iç içe olduğumuz bir köy Hayrettin bir de ekmeğini hiç unutamam.elinize kaleminize yüreğinize sağlık

Sabri Akın   -  Bağlantı 26 Nisan 2022, 18:30

Bu kadar da güzel yazılmaz ki! Şeytan diyor şimdi tusayaları görmek için atla git Çanakkale’den Denizli’ye; yüreğinize sağlık.

osman inceler   -  Bağlantı 26 Nisan 2022, 18:09

aylın hanımcım ne desem neler desem nasıl tşk etsem azdır ayaklarına sağlık kalemine sağlık aslında anlatmışınızda birde birde devlet büyüklerine seslenseydiniz burası 2. bir kefe yaylsı niye olmasın oranın diğer bir adıda kuğcak yaylasıdır.saygılar.

Ahmet Kayhan   -  Bağlantı 26 Nisan 2022, 17:12

Merhaba Aylin hanım. Hayrettin köyü ile ilgili yazınızı okuyunca çok mutlu oldum. Köyü ilk görüşüm 1993, ikinci görüşüm 2020 ve üçüncü görüşüm 2021 ve köy evi aldım Hayrettin den. Yani o kadar sevdik. Ben oğlunuzun biyoloji öğretmeni. Selamlar.

Kemal Avşar   -  Bağlantı 26 Nisan 2022, 14:58

Çok güzel anlatmışsın be katdeşim. Bundan daha güzel anlatılamazdı. Ağzına yüreğine sağlık. Okurken gözlerim yaşlarla doldu. O köy benim köyüm çok uzaklarda olsamda. Orada doğdum, çocukluğum orada geçti. Unutamam hatıralarımı. Çok teşekkür ederim.

İrfan Ayyıldız   -  Bağlantı 26 Nisan 2022, 14:39

Çok güzel anlatmışsınız.elinize yüreğinize kalbinize sağlık.Teşekkürler

Şerif KUTLUDAĞ   -  Bağlantı 26 Nisan 2022, 11:32

Sevgili AYLİN
Sanki nisan yağmurlarıyla yıkanıvermiş toprak kokusu sinmiş yazınıza. Bizlere mis gibi bir Hayrettin kokusu sunuvermişsin. Ters lalelerden öylesine düz bir yazı çıkarıvermişsin ki TUŞAYALAR bile alkışlamışlar sizi. Tebrikler.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı