REKLAMI GEÇ

YİNE YAPRAKLAR DÜŞECEK

22 Kasım 2022 Salı

Adı soğuk içi sıcak Kasım’a yalvardım “giderken renklerini bana bırak n’olursun!”
Bilmiyorum bırakacak mı, eteklerine doldurup sonraki güze saklayacak mı bilmiyorum hiç.
Her sabah renkleri yanında götürecekmiş gibi, bir kez daha gözlerimle dokunayım, kulaklarımla seslerini duyayım o kırılgan renklerin diye dağlarımda sekiyorum bir saksağanı kendime eş tutarak.
İki o sıçrıyor, bir ben.
Bazen kıskanç bakışlarını yakalıyorum. Kanatlarının muhteşem gece mavisini, kuyruğunun yaldızlı zümrüt yeşilini görmezden gelip, kalbimdeki güzün renklerine hasetlenmesine içerliyorum. Sonra onu kendi alçaklık kompleksiyle baş başa bırakıp, renklerimi gözüme takarak sekmeye devam ediyorum.

Beyaz güneş sırtımı yakmayan elleriyle okşarken tatlı tatlı, Kasım’ın kanatlarına binmiş bir sabah rüzgârı bir anda altın yağmurlar yağdırıyor üstüme çil çil! Kaldırıyorum başımı, açıyorum ellerimi semaya doğru ve dudaklarımdan dökülüyor Yıldırım Gürses’in o şahane muhayyerkürdî şarkısı;

Elveda, elveda gençliğim
Elveda, ey hatıralar
Elveda mesut günlerim,
Ümit dolu sayfalar

Ellerim semaya doğru
Yalvardım yıllarca
Dursun zaman
Dönmesin mevsimler

Tanrım, tanrım,
Bana ümit ver
Heyhat…

Yine mevsimler dönecek
Yine yapraklar düşecek
Giden gençliğimiz
Geri gelmeyecek.

Evet diyorum belki beden gençliğim geri gelmeyecek ama ya ruhum, ya dört yaşını içinde taşıyan kalbim? O hiç gitmeyecek ki geri gelsin. Çünkü ben onu hep yanımda taşıyorum, onunla yaşıyorum, hayır bir misafir gibi değil, ev arkadaşı gibi. Bu deriden evi boşaltacağımız güne kadar birlikteyiz.
Çocuk deyince içim kıpraşıyor benim, taa nerelere uçuveriyor zihnim.
Bak yine aklıma geçen ay sonu katıldığım İzmir Kitap Fuarı geldi. Nefis bir organizasyon ve geniş bir fuar alanında keyifli ve rahat imza günleri gerçekleştirdik. Olanakları elveren herkesin başka büyük illerdeki kitap fuarlarını da gezip görmelerini dilerim. Özellikle de yerel yönetimde, kültür sanat etkinliklerinde görev alanların. Gezip görmezseniz, kendinizi bulunmaz Hint kumaşı sanırsınız. (Bu deyimin öyküsü de aslında sanıldığının aksine çok acıklı ya o da başka bir yazı konusu olsun)

Neyse efendime söyleyeyim biz Mavi Nefes’in yani yayınevimizin standında adımıza hazırlanmış imza köşelerinde yerlerimizi aldık yazarlar, çizerler olarak. Daha henüz beklemeye başlamıştık ki bir grup ortaokul öğrencisi çocuk kitaplarımın kapağından etkilenerek iskeleye yanaştı. Tazecik beyinlerinde dönen soru işaretlerini masama koydular kitapla ilgili. Ben hepsine tek tek ufuk açıcı cümleler kurarken, onlar aydınlık bakışlarıyla benim umudumu yeşerttiler. Kapaktan etkilenerek kitaplarımı almak istediklerini anladığımda, içerikle ilgili bilgiler verdim onlara ve kitabın nasıl alınması gerektiği konusunda birkaç öneri! Dedim şimdi gidin stantları gezin bu yöntemlerle ondan sonra ne alacağınıza karar verin. Bu topraktan başını yeni yeni çıkarmış kardelenler bana el sallayıp tura çıktılar.
Ben dostlarım, kuzenlerim, gelenim gidenimle halleşirken bıcırtılar içinden bir ses “biz geldiiiiik!” diye çağladı. Kafamı kaldırdım ki bir saat önce saldığım ışıl ışıl gözler beni yıldızlara boğuyor.
“Biz dediler, sizin kitaplarınızı almaya karar verdik.”
Hemen döndüm yayınevimizin görevlisi arkadaşıma “ hemen çocuklara %60 öğrenci indirimi lütfen!”
Çığlıklarını duysanız, dünya uzaylıların istilasından kurtuldu sanırdınız.
Hepsi sıraya geçtiler, yüzlerinde yeni öğrendikleri bir şeyi başarmanın tarifsiz mutluluğu, kitaplarına kavuştular. Sonra teker teker hepsinin adına kitaplarımı imzalarken, cesaret ve umut ektim kalemimle yazdığım her satıra.
Fuarın içime yerleştirdiği mutlu anların büyük kısmını bu çocuklar doğurmuştu.
Aradan bir ay geçti ve bir gün bir elektronik ileti geldi telefonuma onlardan birinden;

“Öncelikle merhabalar, biz sizinle fuarda tanışmıştık. Bizi hatırlar mısınız bilmem ama biz sizi arkadaş grubumuz olarak hiç unutmadık. Bize imzalı kitap vermiştiniz. O günden sonra en sevdiğimiz yazar sizsiniz!”
Hatırlatmak için de birlikte çekilen bir fotoğrafımız eklenmiş.

Şimdi benim gençliğim nasıl gider ki çocuk ruhum daha büyümemişken.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorumlar

Muzaffer Eskin   -  Bağlantı 7 Aralık 2022, 13:41

Gençlerin okuma heveslerini kabartan kitaplar yazan Aylin Müftüler, ben ve ben gibiler için o güzel kitapları ne zaman erişilir yapacak acaba?

gulum hırdavt   -  Bağlantı 28 Kasım 2022, 08:12

geleceğin gencleri derler hep inşallah öyle olurlar herdaim sağlıklı günler dileriz

Miyase Şengül   -  Bağlantı 22 Kasım 2022, 21:15

Mükemmel bir gönül yatırımı kıskandım duygu bağınızı sevgilerimle. Benimde sizinle birlikte umutlarım yeşerdi.

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı