LENFÖDEM VE BESLENME
6 Şubat 2021 Cumartesi
Lenf damarlarındaki doğuştan gelen veya sonradan oluşan bozukluk sonucunda hücreler arasındaki proteinden zengin sıvının deri altında birikmesi ile oluşan hastalıktır. Normalde hücrelerarası sıvı lenf damarları aracılığıyla atılımı sağlanır.
Ama lenfödemli bireylerde dokularda biriken sıvı miktarı; lenf sisteminin taşıma kapasitesini aştığı için bölgesel şişmeler meydana gelir.
BELİRTİLERİ NELERDİR?
Maalesef belirtileri hemen gelişmez. İlk olarak genellikle el ve ayakta şişkinlik başlar. Daha sonra diğer bölgelerde de şişkinlikler de oluşmaya başlar.
El-ayakta his azalmaları ve ağrıya karşı hassasiyet gözlenir.
Ödeme bağlı hareketler kısıtlanır ve çoğu zaman saat, bileklik, çorap gibi cilde temas eden cisimler ciltte iz bırakmaya başlar.
Bu ve buna benzer şikayetleriniz varsa en kısa zamanda uzman bir doktora danışmanızda fayda var!
DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER:
1) Öncelikle dolaşım sisteminin daha iyi çalışabilmesi için ve tedavinin daha iyi sonuç verebilmesi için fazla kilolarınızdan kurtulmalısınız.
2) Bu hastalığa bağlı oluşan görüntü bozukluğu kişide psikolojik strese neden olabilir. Ve maalesef bu durum da kişilerde yeme bozuklukları oluşturabilmektedir. Bu yüzden psikolojik strese maruz kalmadan beslenme uzmanı tarafından zayıflama diyeti uygulanmalıdır.
3) Yeterli ve kaliteli protein alımına dikkat edilmeli. Maalesef toplum arasında ”Ödemli dokular arası sıvı proteinden zengin olduğu için protein alımını azaltırsam ödemim azalır.” gibi yanlış düşünceler vardır. Halbuki bunun tam tersinin doğru olduğunu biliyor muydunuz?
Çünkü yetersiz protein alımına bağlı olarak vücut protein ihtiyacını kas ve dokulardan sağlamaya çalışır. Bu durum da hem bağışıklık sisteminin zayıflamasına hem de ödemin daha da artmasına neden olabilir.
4) Normalde herkesin dikkat etmesi gereken günlük su tüketimi lenfödem hastalarında çok daha fazla önemlidir. Eğer hasta yeteri kadar su tüketmezse dokular arasında bulunan sıvı; su ihtiyacını çevre dokulardan karşılamaya çalışır ve bu durum da ödemin artmasına neden olur. Günlük su tüketimi mutlaka en az 2-2,5 lt olmalıdır.
5) Fazla tuz tüketimine dikkat edilmelidir. Turşu, salamura gibi tuz oranı yüksek besinler tüketmek ödem şikayetlerini artırmaktadır.
6) Kafein oranı yüksek çay, kahve gibi içecekler vücuttan su atımına sebep olur yani diüretiktir. Dolayısıyla bu içeceklerin aşırı tüketimi ile şikayetler artmaktadır.
7) Yeterli vitamin-mineral alımına dikkat edilmelidir.
8) Çok dar kıyafet ve cildi sıkan aksesuar kullanmaktan kaçınılmalıdır
9) Özellikle kolunuz ödemli ise ağır bir şey kaldırmamaya dikkat etmelisiniz.
10) Düzenli ve orta şiddette yapacağınız yürüyüş dolaşım hızını arttıracağı için şikayetleri azaltacaktır.
11) Katkı maddeleri içeren paketli gıdalardan mümkün olduğunca uzak durmalısınız.
Bir sonraki yazıda buluşmak dileği ile sağlıklı günler dilerim.