REKLAMI GEÇ

“BEN GÜZEL AHLAKI TAMAMLAMAYA GELDİM”

7 Haziran 2023 Çarşamba

Hz. Peygamber (sav) bir hadis-i şerifinde “Ben Güzel Ahlakı Tamamlamaya gönderildim” diyerek, İslam Dininin temelinin “ahlak” olduğunu dile getirmiştir. Ahlakın güzel olması, insanları ibadetlerle birlikte çepeçevre sarması için kültür ve cehaletin yenilmesi gerekir. Bu da ancak ilimle olabilir. Bu yüzden İslam’ı kullanan sözde din adamları, halkın din konusunda cahil kalmasını istemiş, geçmişte olduğu gibi “Siz Kur’an’ın anlamını bilemezsiniz. Okumayınız, anlamaya çalışmayınız. Biz size anlatırız” denilerek, halkın dini duyguları ve öğrenmeleri engellenmiş ve ne hikmetse, çok önemli olmasına rağmen, Hz. Ali (ra) tarafından “İlim, Çin’de de olsa, gidip öğreniniz” diyerek öğütlediği; Allah’ın ilk emri “Oku” emri hiçbir zaman ön plana çıkarılmamıştır.

Hz. Peygamber döneminden, Emeviler dönemine kadar “dua dini” olan İslam, bu tarihten sonra Arapların “üstün kavim” anlayışı içerisinde “İbadet dini” olarak döndürülmüştür. Yani Allah “Bana secde edin, çokça dua edin. Ben dualarınızı kabul edenim” demesine rağmen, dua etmek yerine, Allah’ın bize farz kıldığı ibadetler ön plana çıkarılmış; Namaz kılmayan, oruç tutmayan insanlar kırbaçlanmış, sürülmüş veya çeşitli işkencelere maruz kalmıştır.

Yani; Allah (cc) tarafından kullarına emir buyrulan temel ve farz ibadetler Namaz, Zekat, Hac, Oruç gibi ibadetler ön plana çıkarılmış, bunların yapılmaması durumunda Müslümanların Cennete giremeyecekleri belirtilmiş, buna karşın Allah’ın “bana çokça dua edin” dediği çalışma, düşünme, okuma, yazma, toplumu ilgilendiren bilimsel ve sanatsal çalışmalar ya unutturulmaya çalışılmış, ya yasaklanmış, ya da ibadetlerin dışındaki gerçek ibadetlerle ilgilenenler “Zındık, din dışı” ilan edilerek yaftalanmaya çalışılmıştır.

Eğer, Allah’ın bir ayetinde “Biz, Kur’an’ı apaçık bir şekilde indirdik. İnsanlar okusun, anlasın” dediği Kur’an’ı duvarlarda çanta içinde saklamak yerine, “İmam şu konuda şöyle diyor. Kur’an’a bir bakayım, gerçekten öylemi diyor” diye sorgulamadıktan, okumadıktan sonra daha çok kandırılır ve ahiretimizi tehlikeye atarız.

Güzel ahlak, her şeyden önce dilinden “kötü söz dökülmeyen” insanların kalplerinin de çok güzel olduğunu gösterir. Onların bu ahlak içinde dinlerini yaşayarak, hayatlarını da güzelleştirmelerine vesile olur.

İslam, insanların ağızlarından çıkacak sözlere itibar etmiş, toplumların ahlaklı ve dürüst yaşamlarını taçlandırmak için sorunların çözülmesinde yine insanların şahitliklerini ön plana çıkarmıştır. Bu yüzden konuşma adabı da İslam dininde çok önemlidir.

Bir Müslüman evinde, cemiyette ve toplumun diğer bölgelerinde adabı, ahlakı ve konuşması ile belli olmalıdır.

Allah(cc) Kur’an’da çokça yerde, bir çok ayetinde konuşka adabı ile ilgili uyarılarda bulunmuştur;

Bazıları şöyledir;

Bakara 83; Kibarca Konuş, Ali İmran 27; Gerçeği konuş, Enam 152; gerçeği konuş, İsra 23; zarifçe konuş, İsra 28; Dürüst konuş, Nazikçe konuş; Taha 44; Yumuşakça konuş, Hac 30; yalansız konuş, Mü’minun 3; Anlamlı konuş, Ahzap 70; Düzgün konuş.

Eğer biz, siyaset gibi toplumu ilgilendiren olaylarda, Camilerdeki hutbelerde, kahvehanede ve dost sohbetlerinde, evimizde, çocuklarımıza konuşurken nasihatlerimizde yukarıdaki gibi Allah’ın emirlerini yapmaz ve tam tersini yaparsak Ne Namaz, Ne Oruç, Ne de Zekat bizi kurtaramaz. Kurtarıcı olamaz. Tıpkı, 11 ay içki içen, türlü günahları işleyerek, Ramazan ayında Müslüman olunduğu gibi. Müslümanlıkta Tövbe; bir daha yapmamaya, ibadetler ise güzel ahlak ile sarmalandıktan sonra güzel olur.

Unutmayın! Güzel Ahlak, hayatımızı nurlandırdığı gibi, ibadetlerimizi de arı ve duru bir hale getirir. Siyasal İslam ahlakından kurtulmak dileğiyle…

Saygılar sunuyorum.

Esen kalınız…

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı