REKLAMI GEÇ

KURBAN VE KURBAN BAYRAMI

28 Haziran 2023 Çarşamba

İnsanların ulviyetlerini birleştiren, küskünleri barıştıran, Allah’a yakınlaşmanın nüvesi olan dini bayramlarımızın ikincisi Kurban Bayramını idrak ediyoruz. Maddi manevi bütün benliğimizle kutladığımız bu bayram İslam coğrafyasının birliğine de işaret etmektedir.
Daha önceki bir çok makalemde “ağırlıklı olarak İslam alimlerinin görüşlerini özetleyerek” Kurban meselesini anlatmıştım. Kurban, mali ibadet olmakla birlikte, “Allah adına Kan Akıtmak” mealinde bir ibadet olduğunu belirtmiş, Kurban ibadetinin özü; mali durumu iyi olan Müslümanların “Allah yoluna kesilen kurbanlık bir hayvanın kanını akıtmaktır” demiştim.
Kurban Bayramı, “yardımlaşma, fakirleri doyurma” bayramı değildir. Kurban “Allah’a yakınlaşmadır” Bazı vakıf ve kurumların para kazanma, Müslümanların dini duygularına hitap ederek, “Kesecek yer bulunmuyor. Büyükşehirlerde kurban kesmek zor. Pisliği fazla oluyor” gibi bahaneleri ortaya koyarak, ucuz tarafından insanların paralarını kasalarına aktarma bayramı hiç değildir.
Kurban bayramlarında bizi en çok meşgul eden olayların başında “Vekalet” ve “Düşük Bedelle Kurban Kesmek” gelmektedir. Oysa ticaret anlamında piyasa şartlarının ortaya koyduğu maddi değerler ne ise, o günkü rayiç bedel üzerinden kurban kesmek gerekir. Normal şartlara “düşük bedel vererek” müdahale etmek İslami kaidelere göre mekruhtur ve günahtır. Yani, bir belde de 7bin ile 11 bin lira arasında olan kurbanlık, 5 bin lira “hisse” üzerinden kesilemez. Afrika’ya gönderilecek denilerek; Afrika ülkelerinin ücretleri üzerinden Denizli’de “ucuza” kurban kesilemez. Bu bir aldatmacadır. Mekruhtur.
“Vekalet” meselesi ise ayrı bir muammadır. İslami ritüellere göre “Kurbanı boğazlayacak” insanlar haricinde başkalarına “vekalet” verilemez. Caiz değildir. Eski Diyanet İşleri Başkanlarından Prof. Ali Bardakoğlu ve Süleyman Ateş bile, kurban kesiminin vekaletle olamayacağını, vekaletin sadece “kesen kişiye verilebileceğini” Ayet ve Hadisler ışığında anlatmışlardır. Kurban kesecek olan bir kimsenin, mutlaka kurban kesilirken onu görmesi ve yakınlarında bulunması gerekir. Bedelini vererek, “adıma kurban kesin” vekaleti olamaz. Hele hele, kurban kesilirken videoya alarak, cep telefonu ile bin kilometre uzaktaki insanlara göstermek caiz değildir.
Şehirlerdeki yaşam, Kurban kesmeyi zorlaştırmış, insanları “bağış” yapmaya zorlamıştır. Dürüst olanları tenzih ederek; İstismarcıların, akçeli hesap olunca ortaya çıkanların işine yarayan bu ortam, ne yazık ki pek çok “helali” harama dönüştürmüş; Allah’tan korkmayanların ortalıkta cirit attıkları bir pazara dönüşmüştür.
İlimizde kurbanlıkların 7 bin lira ile 11 bin lira arasında başladığı günümüzde 2500 ile 5 bin lira arasındaki (hisse) bağışlarla kurbanlık kesilmeye başlanmıştır. Sürümden kazandıkları için “helal mi, Haram mı” diye kimse bakmamakta, halis niyetlerle kurban kesmek isteyen vatandaşlarımızın kurbanlık paraları heder edilmektedir.
Hiç bir kimse “Kurban kesimlerini üstlenen cemaat veya kuruluşların neden bu işi yaptıklarını, kurban etinin 7 parça yerine 1 kg.lık kavurma şeklinde dağıtılmasını, nerelerde dağıtıldığını” sorgulamamaktadır. Geçtiğimiz yıllarda bir vakfın kestiği kurban olayında, “Tek bir kurban kesilmiş, bağış yapanlara ayrı ayrı kesilmiş gibi video gönderilince” insanların umutlarının sömürüldüğü” ortaya çıkmıştı.
Kurban ve bağış meselesi üzerinde hizmet veren bu tür kuruluşlar; çalışanlarına, vakıf bünyesinde diğer işlerine pay ayırmayınca bu işleri gerçekleştiremezler. O halde günümüz şartlarındaki kurban fiyatlarından aşağı fiyat vermek, topluca bağış toplamak sakıncalıdır.
Kurban’ı kesip, ibadetini yerine getirdikten sonra; Kurban etini, ilimizde ve Türkiye’de yoksul insanların bulunması yüzünden başka ülkelere göndermek adına kesmeleri ise caiz değildir. İslam’daki yardımlaşma çevrenizden başlar. Önce komşu, sonra mahalleli şeklinde halkayı büyüterek ve genişleterek sürdürürsünüz.
Bu tür işlerin büyük vebali vardır. Allah huzurunda bu vebali verebilmek için kılı kırk yarmak gerekir. Çünkü bu tür organizasyonlar “Kul hakkına” girer. Allah “Bana Kul hakkı ile gelmeyiniz” buyurduğuna göre önemi de ortaya çıkmaktadır.
Velhasılı bu bayramda da bunları “düşünmek istemesem de” ister istemez düşünüyorum. Siyasal İslam’ın uzantısı pek çok “Akçeli işler uzmanı Vakıf ve Dernekler” bu organizasyonlar ile milyonları toplamaktadır. Cemaatlerin güçlenmesinin bir ayağı da buradan gelmektedir.
Ne diyeyim? Allah herkese akıl fikir versin. Yaptıklarının ahir hayatında Allah’a hesap verir olmasını nasip etsin.
Bayramınız kutlu, gününüz mutlu olsun.
Saygılarımla..
Esen kalın..

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı