REKLAMI GEÇ

KGF VE DENİZLİ

13 Eylül 2017 Çarşamba

2017 yılı 1. ve 2. çeyreklerde ortalama yüzde 5 civarında bir büyüme oranına yaklaşan Türkiye, beklentilerin aksine %1 , %2 daha fazla büyüme ivmesi yakaladı.

Şüphesiz bu rakama ulaşılmasındaki en büyük etken doğrudan KGF’nin (Kredi Garanti Fonu) reel piyasalardaki pozitif etkisidir.

Peki, ne yaptı da KGF, ilk çeyrek ve sonrası bu büyüme rakamlarına ulaşıldı? En nihayetinde bu toprakların ekonomisi en zor günlerinden geçiyordu, artık kriz boyutuna gelen finansman ihtiyacı karabasan gibi KOBİ’lerin üstüne çökerken KGF imdada yetişti.

KGF, teminat yetersizliği nedeniyle kredi alamayan şirketlerin finansmana erişimine kefil olup destek olacaktı.

Varını yoğunu ipotek ederek yeni ve revize krediye ulaşması imkansız hala gelen şirketler ile ”üzgünüz sizin kefaletiniz bizim nazarımızda yeterli değil” denen şirketler için kredi musluklarının açılması anlamına geliyordu.

Birçok sektörün içinde bulunduğu olumsuz şartların etkisiyle ”sorunlu kredilerin artması” ve ayrıca teminat-kefalet eksikliği nedeniyle kredi sağlama konusunda iştahsız olan bankalar artık risklerini Devlet yani Hazine ile paylaşabilecekti.

Bu sebeplerden dolayı KGF kredileri diğer kredilere göre daha kolay ve daha hızlı dağıtıldı. Bu kredilerin yıldızının parladığı 2017 Mart ayında, bir önceki aya göre %95 kredi kullanım adedi arttı. Nisan ayında bu artış %72 Mayıs ayında ise %31 oldu.

Kurulduğu 1991 yılından beri kış uykusundan uyandırılmayan KGF kredileri, 2017 baharında öyle bir uyandırıldı ki ”elde avuçta ne varsa krediye verdik” dedirtecekti Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın’a.

2017 yılı boyunca 310 bin adet kredi kullandırıldı bu kredilerin tutarı ise 207 milyar TL’yi aşıyordu. KGF verilerine göre kullandırılan kredilerin %60’ı yeni kredi yani ilk kez kullandırım, %26’sı ilave, %4,3’ü ise yeniden yapılandırma/refinansman kredileri oldu.

Denizli ise bu artıştan nasibini yeterince almış gözüküyor. Temmuz sonu itibariyle 5 bin 561 adet KGF kredisi Denizli’de kullanıldı. Bu kredilerin toplam tutarı ise 3 Milyar 313 Milyon TL. Bu rakam Türkiye toplamının %1,6 ‘sı anlamına geliyor.

Nakdi ve Gayrinakdi kredi toplamında Denizli 2016-2015-2014 yıllarında sırasıyla yaklaşık %1,4-%1,5-%1,4 ile toplam ticari krediler pastasından pay alıyorken KGF kredileri ile de bu oranlar yakalanmış oluyor. Bir başka ifadeyle Denizlili bankalar geçmiş yıllarda dağıttıkları ticari kredilere göre (Türkiye toplamından alınan pay) ne fazla ne de eksik krediyi Denizlili iş adamlarına uygun görmüş oluyordu.

Denizli’de kullandırılan 3 Milyar 313 Milyon TL. KGF kredisi için 3 sektör ön plana çıkıyor;

İMALAT SANAYİ: 1 milyar 481 milyon TL.
TİCARET ve HİZMET: 1 milyar 183 milyon TL.
İNŞAAT: 221 milyon 247 bin

Mart ayından bu yana 5 bin 561 ayrı kurumun KGF kapsamında kredinin kullanıldığı Denizli’de bu kredilerden,
2 Milyar 977 Milyon 500 bin 547 TL’si işletme kredisi
268 milyon 138 bin 387 TL’si gayrinakdi kredi
64 milyon 708 bin 597 lirası yatırım amaçlı
2 milyon 869 bin liralık kısmı ise yatırım leasing desteği olarak dağıtıldı.

Hükümetin her fırsatta eleştirdiği Dünya’nın büyük yatırım bankaları JP Morgan, M.Stanley ve Goldman Sachs; 11.09.2017 Pazartesi günü arka arkaya yaptıkları açıklamalarla Türkiye’nin 2017 büyüme tahminlerini %5 seviyelerine arttırırken (Goldman Sachs ise en ılımlı büyüme oranını %7 ile açıklıyordu), araştırma raporlarında da KGF’nin pozitif destekleyici etkisinden bahsediyorlardı.

Önümüzdeki günlerde en çok sorulacak sorulardan biri; Büyüme tahminleri KGF kredileri ile istenilen sonuca geldiyse, bu son çeyrekte ne olacak? KGF kredileri devam edecek mi? Yoksa farklı tedbirler mi gelecek?

İçinde bulunduğumuz Eylül ayı KGF kredilerinin geri ödemelerinin yoğun olarak başlayacağı ay. İşte tam da burada şirketlerimiz dikkat etmeli ki bu kredilerin tekrar kullandırılması konusunda ”kaynak yaratma” sorununun var olduğu Hüseyin Aydın tarafından çok net dile getirildi.

Benim mantığımdan geçen ise yeni KGF kredilerinin sadece öncelikli bazı sektörler çevresinde toplanabileceği. Tüm pazarı içeren geniş çaplı KGF yerine, yılın bu son çeyreğinde, bankaların yalnız bıraktığı, hükümetin ise tamamen unuttuğu sektörlerin emekçilerine destek olunabilir.

Örneğin ”mercimek”, bizim çocukluğumuzun bir dönemi mercimeği pirzola gibi gösteren televizyon programları ile geçti ki o yılların bu kısa videolarına günümüzün ”kamu spotu” da diyebiliriz.

Büyük mercimek arzına talep oluşturmaya çalışan Türkiye’den mercimek ithal eden Türkiye konumundayız. Tarım sektörü en öncelikli ve stratejik sektördür. Pamuk üreticisi, buğday üreticisi ciddi sorunlar yaşamaktadır. Temmuz ayı itibariyle KGF kredileri kullanımında Denizli’de 5., Türkiye genelinde de 6. olan tarım sektörü hak ettiği teşvikleri yılın bu son çeyreğinde sektörel bazda indirgenmiş yeni KGF kredileri ile alabilir.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı