REKLAMI GEÇ

SAYIN BAKANIN MEKTUBU

15 Mayıs 2019 Çarşamba

Sevgili Anne Babalar;
En baştan başlayacağız; “merhaba” dediğimiz yerden, tanıştığımız ilk günden, göz göze geldiğimiz ilk andan…

Engeli olan biriyle karşılaştığımızda gözümüzün ona nasıl baktığı, ağzımızdan merhabanın nasıl çıktığı, hali hatrı nasıl sorduğumuz, haklarını nasıl temsil ettiğimiz o kadar önemli ki… Çocukların kabul duygusu çok yüksektir. Onlar göreni-göremeyeni; duyanı-duyamayanı, yürüyeni-yürüyemeyeni birbirinden ayırmazlar. Onlar için insanlar arasında fark yoktur; farkı zamanla, yetişkinlerden gördükleriyle öğrenirler. Çocuk eğitimi sözle, söylemle değil; hal ile örnek olmakla yapılır.

Çocukların sahip oldukları her insanı kucaklayan, herkese eşit davranan, eşit seven, ayırmayan, ayrıştırmayan yüce duygularını davranışlarımızla ellerinden almayalım. Emin olun ilk durağımız çocukları eğitmek değil. Yeniden başlamak için ilk durağımız biziz, kendimiziz. Kendimizi bilmek en değerli yolculuğumuz.

Biz başlangıç noktamızı; kendi kalplerimizden verelim. Varacağımız nokta engelli çocuklarımızın eşit haklarla, eşit koşullarda eğitim gördüğü ve çocukluğunu yaşadığı sevgi dolu güzel günler olsun.

Sevmeden sevgi, saymadan saygı gelmez. Milli Eğitim Bakanlığı olarak bu konudaki ödevlerimize çalışıyor, her geçen gün yeni hizmetler ortaya koyuyoruz. Ürettiğimiz hizmetlerin toplumsal değere dönüşmesi için sizlerin katkısına ihtiyacımız var.

Ziya SELÇUK
Milli Eğitim Bakanı

Okuduğunuz bu güzel mektubu Sayın Milli Eğitim Bakanı 10-16 Mayıs Engelliler Haftası dolayısıyla engelli öğrenci velilerine göndermiş.

Çok da iyi etmiş Sayın Bakan. İyi dilekleri ve düşünceleri için teşekkür ederiz.

Geçtiğimiz günlerde bu köşede ilimizdeki Görme Engelliler Okulu’nun pansiyonunun kapatılması ile ilgili düşüncelerimizi, hatta sitemimizi aktarmıştım.

Sayın Bakan’ın mektubunu okuyunca “sözünü ettiğim Görme Engelliler Okulu’nun pansiyonunu başka bir bakanlık mı kapattı?” diye düşündüm.

Bunun mümkün olmadığına göre “böyle özel bir okulun özel çocuklar için çok önemli olan bu pansiyon kapatılırken Sayın Bakan’a haber verilmiyor mu?” sorusu akla geliyor. Ancak buna da ihtimal vermiyorum.

Sayın Bakan mektubunda ne diyor?
“Onlar için insanlar arasında fark yoktur; farkı zamanla, yetişkinlerden gördükleriyle öğrenirler. Çocuk eğitimi sözle, söylemle değil; hal ile örnek olmakla yapılır.”

Bu söze kim ne diyebilir? Çok doğru, ancak uygulama ne yazık ki söylediğimiz gibi değil. Pansiyonları kapatıldığı için eğitim alamayan görme özürlü çocuklar “yetişkinlerden biz böyle gördük. Bizim pansiyonumuzu kapattıkları için eğitim alamadık, siz de eğitim almazsanız bir şey olamaz” diye bir sonraki nesillere söylesinler mi?

Diyoruz ya “çocuk eğitimi sözle, söylemle değil, hal ile örnek olmakla yapılır.”
Ne yazık ki Denizli’de iyi örnek olmadık Sayın Bakan.

Yine Sayın Bakan diyor ki; “Varacağımız nokta engelli çocuklarımızın eşit haklarla, eşit koşullarda eğitim gördüğü ve çocukluğunu yaşadığı sevgi dolu güzel günler olsun.”

Kim istemez bütün çocuklarımızın hepsi engelli, engelsiz ayırt etmeden eşit haklara sahip oldukları bilincini kazandırıp eşit koşullarda eğitim gördüğü ortamların sağlanmasını?

Umarım Sayın Bakan’ın bu güzel dilekleri gerçekleşir. Ancak mektubunda da belirttiği gibi “sözle söylemle değil, hal ile örnek “ olunur.

Bilinmelidir ki; özel eğitim çağdaş bir eğitimin olmazsa olmazlarındandır.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı