BİR GÜN, ANTİK KENT VE KANYON
25 Mayıs 2019 Cumartesi
APRODİSİAS VE ARAPAPIŞTI KANYONU
Denizli’de gezecek yer bulamıyorum diyenler. Burnumuzun dibinde o kadar çok güzellikler var ki. Tabi hemen bu güzellikleri bizler bozmadığımız sürece varlar.
Bir gününüzü güzel bir geziye hem de çok da uzakta olmayan bir güzelliğe ayırmaya ne dersiniz? Evet biraz reklam vari cümleler oldu ama gidip gördükten sonra sizin de bol bol reklamını yapacağınızdan eminim.
Pazar gününü dolu dolu geçirmek isterseniz. Erkenden kalkıp Tavas’a doğru yola çıkıp oradan Aphrodisias’a gidin derim.
Afrodisias hem tarihi hem de ilginç keşfiyle oldukça güzel bit antik kent. Sanırım gittiklerim arasında en güzeliydi. Gittiğimizde hava ne kadar yağmurlu olsa da doğası ve yapıları beni oldukça etkilemişti. Orayı benim için ayrıcalıklı yapan bütün o tarihi kalıntıların arasındaki ağaçlar ve harika doğasıydı. Doğasına bu kadar hayran kalmamın nedeni havanın kapalı ve yağmurlu olmasından kaynaklı olabilir.
Oraya kadarda gitmişken bu tarihi keşfi yapan Ara Gülerin fotoğraf sergisine de gitmeyi ihmal etmeyin oldukça şaşırtıcı ve ilginç fotoğrafları var.
Oradan çıkıp rotanızı kanyona çevirebilirsiniz ancak yollar oldukça virajlı ve bozuk tedbirli gitmenizde fayda var. Yolculuk doğa içinde geçeceği için oldukça keyifli olacaktır. Listenize güzel müzikler ekleyip yol keyfini ikiye katlayın derim. Yol boyunca karşınıza sadece köyler çıkacağı için açlık ihtimaline karşı erzağınız yanınızda olsun.
Yaklaşık bir saatlik yolun sonunda karşınıza ilk olarak Baraj çıkacaktır. Barajın görüntüsü oldukça güzel durup güzel fotolar çekebilir keyif yapabilirsiniz. Ancak asıl keyif Kanyonda olacağı için süreyi kısa tutup kanyona doğru ilerleyin derim.
Kanyonun Seyir Tepesi kısmına vardığınızda o fotolardan daha etkileyici bir manzara sizi karşılıyor olacak. Benim gidişimde hava yağmurlu ve sisli olduğu için uzun süre oturup manzarayı izleyemedik ancak sislerin görüntüsü de ayrı keyifliydi. Vaktiniz olursa kanyon içinde tekne turları da yapılmakta gezinizi tekne turuyla tamamlayıp dönüş yoluna koyulabilirsiniz.
Dönüş yolunda yine uzun bir süre doğayla iç içe olacaksınız. Hatta ben bir ara kendimi Karadeniz’de gibi hissetmedim değil. Karnınız acıktıysa Tavas’da bir mola verip pide ya da kokoreç yemenizi tavsiye ederim.
Bu güzel tavsiye yazısı sonunda; gidenler gitmeyenlere söylesin, gidenler de yerlere çöp atmasın, doğayı kirletmesin.