KÖTÜLER ALEMİ ALMIŞ GİDİYOR…
4 Ağustos 2019 Pazar
90’lı yılların şarkısıydı ‘Şinanari’.
Tempolu bir şarkı da olsa beni etkileyen kısmı sözlerindeki detaylardı.
‘Kötüler alemi almış gidiyor, iyiler kendini canım yormasın boşa’
Hepimizdeki genel kanı bu değil mi? Bu dünyayı kötüler yönetiyor. Ne yaparsak yapalım hiçbir şey düzelmeyecek. O yüzden kendimizi yormaya değmez!
Gerçekten de böyle mi değerli okuyucu. Değişmez mi hiçbir şey? Biz ne yaparsak yapalım zulmedenler devam mı edecek? Parası olan olmayanı ezmek için fırsat mı kollayacak? Kibirden yanına yaklaşılmayanlar alçakgönüllü olamaz mı yani!
Vallahi değişir değerli okuyucu her şey ama sen inanırsan.
Daha doğrusu sen inanıp gerekeni yaparsan.
İyi insan olursan değişir dünya. Kendi menfaatinden çok ailenin, mahallenin, yaşadığın şehrin, ülkenin menfaatini düşünürsen değişir dünya. Kötüler kazanamaz o zaman işte. Çünkü kötüler iyi bilir menfaat tutkunlarını ve o insanları kendi yanına çekerken dakika kaybetmez.
Sokaktaki çocuğa gülümsersen kötüler alemi o kadar kolay da alamaz mesela. Çocuğun başını okşarsan, belki bir dondurma alırsan… O çocukla birlikte neleri kazanacağını anlatamam sana!
Kalplere dokunursan hele, kötüler beyaz bayrak çekmeye hazırlanır inan. ‘Nasıl girsin cennete bir kalbe giremeyen’ diyordu bir yazar. Düşün ki cennetin anahtarını insanların kalbine girmekle eş tutuyordu. Kalbe girmenin temel şartı olarak da riyasızca, menfaatsizce sevmekte, konuşurken tatlı dille konuşmayı ortaya koyuyordu.
Peki, biz öyle miyiz değerli okuyucu. Eşimizi, komşumuzu, çocuğumuzu kırmadığımız gün mü var!
Mal yüzünden küsmediğimiz hangi akrabamız kaldı!
Kibrimiz yüzünden yanaşamıyor kimse yanımıza!
Sonra ‘Kötüler alemi almış gidiyor, iyiler kendini canım yormasın boşa’
İyiler kendisini yoracak kardeşim. Her gün bıkmadan, usanmadan ‘daha iyi insan nasıl olurum’ u dert edecek. Çocukların başını okşayacak, fakire el uzatacak, hasta olan akrabasını ziyaret edecek. Mahallesinin, komşusunun derdiyle dertlenecek. Öyle dertlerle hemhal olacak ki o derdi bin dermana değişmeyecek.
İşte o zaman bu şarkılar değişecek inanın. Ama önce kendimizi düzelteceğiz. Biz düzelirsek düzelecek her şey. Ve kaybedecek kötüler!
Yazımızı bir şiirle bitirelim.
‘Elin gözündeki çöpleri tek, tek,
Görüp gösteririz kaçırmayız pek
Kendi gözümüzde mertek var mertek.
Biz bizdeki suçu görüyor muyuz?’