RAMAZAN DAVULCULARI DENETLENİYOR MU?

Mübarek Ramazan Ayı ile birlikte, Dini kültürümüze yerleşen Ramazan Davulcu’larını özleriz. Çocuklarımız, gecenin karanlığında davul çalan, maniler söyleyen bu kişileri hep merak etmiş, Sahur’da kalkmak için gayret göstermişlerdir.

Ne var ki, son yıllarda Ramazan davulcuları, eskisi gibi insanlarda heyecan yaratamıyor. Çaldıkları “bet” sesli davulları ile kulakları yırtarcasına sokaklarda avare avare dolaşmaktan öteye geçemiyorlar. Üstelik, eskilerin güzel manileri de artık yok.

Anlayacağınız, Belediyelerin sınava tabi tuttukları bu insanların, bir görev gibi kabul ettikleri Ramazan Davulu çalma meselesi, artık insanlarda eskisi kadar heyecan da uyandırmıyor. Ve üzüldüğüm bir konu da, Sahur davulculuğunun artık para için yapılır, maddiyat için çalınır olmasıdır. İnsanlar memnun olmuş veya rahatsız olmuş, hiçbirisinin umurunda değildir.

Bu davulcular; Ramazan ayı başladı. 4 gün sonra para toplamak için evlere uğradılar. Ben, bir tanesine “Ramazan başlayalı 4 gün oldu. Bu ne parası” diye sordum.

Pişkince, “Belediye bize şu gün toplayın” demedi. Bizde haftada bir topluyoruz” dedi. Yani Salı Günü başladı, Cuma, Cumartesi günü o haftanın parasını alacaklar. “Versen bir türlü, vermesen bir türlü”. Bu denli arsız olunmaz ki.

Bizim mahallenin davulcuları, davul değil de, sanki “teneke” çalıyorlar. Bet bir davul sesi, ritm diye bir şey yok. Ana cadde üzerinde bir kez, ara mahallede bir kez çalıyorlar ve ardından gözden kayboluyorlar. Sahur’a kadar yatmadığım için, hemen hemen her gece gördüğüm davulcuların, gündüzleri para toplamak için çıkanlarla aynı kişiler olmadığını görüyorum. Yani geceleyin davulcular değil de; genç çocuklar davul çalıyor. Belediyelerin imtihanlarına girerek “davul çalma” imtiyazı elde eden kişiler, geceleri çocuklarına davul çaldırdıkları için bu kötü durum ortaya çıkıyor.

Ramazan Davulu dediğin; Saz gibi, Klarnet gibi ruhu okşamalı, Ezan gibi, Türkü gibi insanın iç huzurunu harekete geçirmelidir. Manileri ile insanları tebessüm ettirmeli, geceleyin sahur özlemle beklenmelidir. Oysa bu davulcular bet çaldıklarından, mani söylemeyi bırakın, konuşmadan jet hızıyla geçtiklerinden Ramazan ayında olduğumuzu bile hatırlatmıyor insanlara. Üstelik, davulun o kötü çalınması sebebiyle evinde küçük çocukları bulunanlar balkonlardan sarkarak “gitmesi için” bağırıp, çağırmaya başladılar.

Benim burada üzerinde durmak istediğim konu, bu Ramazan davulcularını sokaklara salanlar acaba denetleme yapıyorlar mı?

Yetkililer, İmtihana tabi tuttukları güzel davul çalan kişiler, “Acaba geceleri davul” çalıyorlar mı” diye arada bile olsa denetleniyorlarmı, sokaklarda davul çalarken izliyorlar mı acaba? Bunu çok merak ediyorum.

Yerel yönetimlerin başlıca görevi, hizmet ettikleri bölgelerindeki insanların rahat ve huzur içinde Ramazanlarını eda etmesini sağlamaktır. “Saldım çayıra, Mevlam kayıra” misali başıboş bırakılan her işte olduğu gibi, davul konusunda da sınıfta kalmışlardır. Eminim, davul konusunda rahatsızlıklar ilgili birimlere iletilmiştir. Ancak duyarlı yetkili olmadığından durum vahim bir hal almış, Ramazan kültürümüzün değerleri bu beceriksiz davulcular yüzünden yerle yeksan olmuştur.

Ramazan ayının şu son günlerinde yetkililer, geceleri hiç olmazsa birazcık duyarlı olarak “denetleme” yapmalı ve önümüzdeki yıllarda bu düzensizliklere izin vermemelidir. Yoksa, “her şeyin maddiyat olduğunu sanan” bu davulcular yüzünden Ramazan gecelerimiz de kararacak. Benden söylemesi…

Saygılarımla..
Esen Kalın…