REKLAMI GEÇ

Gündem ekonomik kriz olur mu?

22 Haziran 2010 Salı

Ülkede neler oluyor, Denizli’de neler oluyor? Neler konuşuluyor? Akıl sır ermiyor. Krizle birlikte işsizlik almış başını gitmiş. Binlerce insan işsiz, fabrikalar kapısına kilit vurmuş, birçok firma çalışanlarına aylardır para ödeyemiyor. Kısacası insanlar evine ekmek götüremiyor. Bu durumun gündemin birinci maddesi olması beklenirken, ülke genelinde geçen ay en çok konuşulanlar CHP’nin başına Kılıçdaroğlu’nun geçmesi, terör, eurovizyondaki şarkı yarışmasındaki başarı, Dünya Kupası… Denizli’de ise yağmurla birlikte gelen sel, alt yapı çalışması ve son günlerde sıkça gündemi meşgul eden Kız Meslek Lisesi neden yıkılıyor?

Gündem sürekli değişiyor. Ama nedense gündem bir türlü ekonomiye gelmiyor. Merkez Bankası enflasyonu sabit tutmak için piyasaya yeni para sürmüyor. Piyasada bulunan mevcut nakit para ile tüm ülke ekonomisi dönmeye çalışıyor. Birileri ise zaten az olan nakit parayı tutuyor. Bu dönemde en çok parayı kazanan ise bankalar oluyor. Evine para götüremeyen, bir yılı aşkın süredir kredi kartları ile geçinenler, şimdilerde cazip kredi imkanlarını kullanarak kredi kartı borçlarını kapatıyor. Uzun vadede tekrar borçlanıyor. Kişi başına borç miktarımızın ülke genelinde iki bin lira civarı olduğu haberleri yapılıyor. Yani her doğan bebek iki bin lira borçla dünyaya geliyor.

Gündemin ekonomik kriz, işsizlik ve bu durum sayesinde gelinen nokta olması için ne gerekiyor. Toplu grev, refah seviyesi daha iyi olan ülkelere toplu göç ve en son gelinecek nokta (ki kimse bunu istemez sanırım) sosyal patlama. Onda var bende niye yok? Soruları artmaya başladığı an hepimizin üzerinde olduğu bu geminin batması yaklaşmış demektir. Yukarıda saydığımız gündemler tabiî ki konuşulacak. Bunlar hayatın gerçekleri. Ama günlerce bunları konuşmak televizyonlarda, gazetelerde bol bol yer işgal etmek beni düşündüren.

Millet olarak çok seviyoruz dedikoduyu, meraklıyız. Sevinç ve hüzünlerimizi hep birlikte yaşıyoruz. Nedense ulusal bir başarı olunca kenetleniyoruz sadece. Daha önce toplum neden konuşmuyor der, konuş Türkiye kampanyaları yapılırdı. Şimdilerde ise çok konuşuyoruz. O kadar çok konuşuyoruz ki, konuşmaktan icraat yapamıyoruz. Bu ülkenin birinci gündem maddesi kim ne derse desin ekonomik kriz ve işsizlik olmalı. Günlerce bu konuşulmalı. Gerekenler yapılmalı. İvedi bir şekilde yeni tedbirler alınmaz, iyileştirmeler yapılmazsa kriz hepimizi alıp götürecek. Nereye mi? İşte onu bilemiyorum.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı