REKLAMI GEÇ

BAKANIMIZ SAYIN ZEYBEKCİ’YE TEŞEKKÜRLERİMLE

30 Ağustos 2017 Çarşamba

Her şeyden önce, önümüzdeki günlerde gerçekleşecek kutsal Kurban Bayramının bütün halkımızla birlikte, yalnızca İslam alemi için değil, tüm dünyamız için kardeşlik, barış ve huzur getirmesi dileklerimle herkesin bayramını kutlar, mutluluklar dilerim.

Geçen haftaki yazıma (ASRIN NİKAHI VE AÇIKHAVA TİYATROSU) başlığı adı altında yazmıştım. Bu yazımla yeni evlilere ve her iki aileye en içten duygularımla kutlamalarımı yapmıştım da, Açıkhava Tiyatrosu vesilesiyle de, biraz da kendime övünme payı çıkartmaya çalışmıştım. Övünmekten çok, o tiyatronun yapılışı aşamasında başıma gelen olumsuzlukları, aşağılamaları andıktan sonra, Cumhurbaşkanımızın şu veya bu vesile ile bu mabette, bir de siyasi toplantı yaparak orayı şereflendirmiş olmasından yaşadığım mutluluğu anmak istemiştim.

Tabi ki bu arada, bazı eleştiri ve serzenişlerimi de vurgulamadan geçemezdim. Köşe yazarları olarak her zaman övgüler, methiyeler ve alkışlarla dolu yazılar yazmak da yanlış olurdu. Hatta bu tür yaklaşımlar, okurlar tarafından çirkin yakıştırmalara vesile olmasa bile, alaycı gülücüklerle geçiştirilir giderdi. Çoğu zaman köşe yazıları, eleştiren, yanlışı vurgulayan ve biraz da yol gösteren şekilde kaleme alınmak zorunda olur. Her iki halde de geçen haftaki yazımda ortaya koyduğum düşüncelerimin tamamen arkasındayım ve doğru bildiğimi tekrar söylemiş olmak isterim.

Tabi bu yazımdaki eleştiri ve karşı görüşlerim yüzünden Sayın Bakanımızın, hele çok daha üstünde Cumhurbaşkanımızın karşı çıkabileceği endişem vardı. Hiç de öyle olmadı. Geçen gün Sayın Bakanımız Zeybekci telefonla beni arıyordu. Bu endişemin gerçekleşiyor olduğu düşüncesiyle, hemen içime kapandım ve cevap vermenin güçlüğü ile savunma durumuna geçmiştim. Oysa Sayın Zeybekci benden özür diliyor ve defalarca helallikler istiyordu. Şaşırdım, serzenişler beklerken, özürlerle karşı karşıya kalmıştım. Önce anlamadım, devamında benim o yazımın bir küçük noktasında, Zeybekci ve Özkan ailelerinin nikâh töreninden haberim olmadığını hissettirmişim. Gerçekten herhangi bir davet de almamıştım, ama bu bence çok doğaldı. Davet edilmemem kadar tabii bir şey olamazdı. Ama Sayın Zeybekci’nin kendi ifadesinden anladığım kadarıyla, tüm eski başkanlar davet edilmiş, ben unutulmuşum. Gerçekten olabilirdi, ama o anda bende de bir burukluk hissi uyanmıştı. Olsun varsın dedim. Sayın Bakanımızın özellikle arayıp benden özür dileyip defalarca helallikler istemesi, beni ziyadesiyle mutlu etti. Hele o yazım yüzünden en küçük bir serzenişte bulunmayışı ve hatta haklı eleştiri kabul etmesi yüzünden de çok sevindim.

Bu arada, 07 Ekim günü benim oğlumun da sade bir törenle nikâhları gerçekleştirilecektir. Sayın Bakanımızı bu mütevazi törenimize davetimi şimdiden duyurmak isterim. Şartlar elverir de katılabilirlerse, bizleri ziyadesiyle memnun ve mutlu edeceklerdir.

Bütün bu sebepler yüzünden Bakanımız Sayın Nihat Zeybekci’ye ne kadar teşekkür etsem yeridir. Bu vesile ile de kendilerine, eşlerine ve tüm ailesine hayırlı ve mutlu bayramlar diliyorum.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı