EKVADOR DA KİM OLUYOR?

Cumhurbaşkanımızın son Ekvador gezisindeki konferansında hiç de yakışıklı olmayan olaylar yaşanmış. Televizyon haberlerinde görülen protesto amaçlı olay, bizleri üzmüştür. Detayına girmeden önce, Ekvador Cumhuriyeti Devletini, kısaca tanımakta yarar olacaktır. Dünya haritasında görüldüğü kadarıyla Ekvador (Ecuador), kırmızı boyalı zerre kadar küçücük bir ülke. Güney Amerika’da olduğu bilindiğine göre bakılacak olursa görülecektir ki Ekvador, bizim ülkemizin küçücük bir parçası kadarcık. Bütün bu kıyaslamadan sonra demem odur ki, Ekvador gibi gerçekten küçücük bir ülke, koskoca Türkiye’nin büyük bir liderinin konferansında olay çıkartan birkaç kadınına nasıl engel olamaz anlaşılmaz.

Konferans salonunda birkaç kadının, belki de genç öğrencinin protesto gösterisine kalkışması, Türk Milleti olarak bizleri üzmüş ve kara kara düşünmemize sebep olmuştur.

Olay bununla da kalmamış, kadınları sille tokat salondan atıp tartaklayan Türk korumalar, belki de kendilerinin orada misafir olduklarını unutmuş olabilecekleri de akıllara gelmeden, Ekvador’lu bir milletvekilini de dövüp, burnunu kırmışlar.

Türkiye Cumhurbaşkanı’nın korumaları tabii ki tartaklar ve de döverler, tabii ki dövüp burun da kırabilirler. Ülkesinden 14 bin kilometre uzaklıktaki bir ülkeye, gezmeye mi gittiler? Başkalarının konuşmasının protesto edilmesini önlemek için her tür çareye başvurmak onların asli görevleri değil midir? Tabi ki belli etmeden dirsek atıp tekmeleyecekler, avukatları bile olsa, onu da hastanelik edeceklerdir. Hele kendini bilmez bir yerel milletvekilinin o kadınları korumaya kalkışması haddine mi düşmüştür. Tabi o da dövülecek, hatta burnu bile kırılacaktır. Korumanın asıl amacı bu değil midir? Yazık, zavallı korumaların belki de yumrukları incinmiş ve hatta o kendini bilmez protestocu kadınların çapa gibi tırnakları, ellerini, yüzlerini tırmalamış da olabilir. Yazık değil mi o görevini yapan zavallılara? Aynı Soma’da olduğu gibi, protestocu bir genci tekmelerken, o zavallı görevlinin ayak bileği incinmemiş miydi?

Bütün bunlar yetmemiş, bir de olaylar sonrasında Ekvador Meclis Başkanı Gabriela Rivadeneria “Erdoğan’ın Türk korumalarının kadın protestocuları dövmelerini kınıyorum” diye twit atmış. Yahu siz Ekvador Cumhuriyeti yetkilerinde misafirperverlik diye bir şey yok mudur? Kendi protestocularınıza hiç ses çıkartmıyorsunuz da, bütün suç onları dövüp tartaklayan bizim görevlilerin mi yani?

İş bununla kalsa iyi de, bu defa Ekvador Dışişleri, büyükelçimiz Sayın Korkut Güngen’i ayağına kadar çağırıp, olaydan duydukları rahatsızlığı iletmiş. Bununla da yetinmemişler, bir avuç Ekvador’un Dışişleri Bakanı Ricarto Patino , “Türkiye’ye sert bir nota vereceğiz” deyip, bir açıklama yapmamızı beklediklerini beyan etmiş.

Yahu bu iş, hırsızla ev sahibi hikâyesine benzedi artık. Hadi bizim çok iyi yetişmiş koruma ordusu mensupları görevlerini yaparken suç işlemiş olsunlar da, o protestocu kadınlar ve onlara arka çıkan milletvekilinde hiç mi suç yok yani???