REKLAMI GEÇ

BAŞSAVCI MUSTAFA ALPER

16 Mayıs 2017 Salı

14 Haziran A, B ve sıfır kan grubu sistemini bulan Nobel ödülü sahibi bilim adamı Karl Landsteiner’in doğum günü olması sebebiyle her sene tüm dünyada kutlanan “Dünya Gönüllü Kan Bağışçıları Günü” dolayısıyla gerçekleştireceğimiz etkinliğe davet etmek üzere Denizli Cumhuriyet Başsavcısı (merhum) Mustafa Alper’i randevu alarak ziyaret etmiştik.

Bir başka ziyaretimizi ise Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) yönetimi olarak yapmış ve uzun denilebilecek bir süre sohbet imkanı bulmuştuk.

Her iki ziyaretten de çok olumlu izlenimler ve intibalarla ayrılmıştık. Merhum Mustafa Alper Denizli Valiliği Protokol listesinin “Adli Erkan” ara başlığı altında 17. sırasında yer alıyordu. Bizlere; kendisinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni temsil ettiğini ve davet edildiği mekanlarda; protokol kurallarına uyulmadığı ve aykırı davranıldığı durumlarda salonu terk ettiğini anlatmıştı.

Denizli’de bulunan D tipi Cezaevi’ndeki Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu, Bozkurt’taki Kadın Açık Ceza İnfaz Kurumu gibi yerlerdeki mahpusların hükümlülük durumlarına göre topluma yeniden kazandırılmaları, toplum yararına üretime katkı sağlamaları, el becerilerini geliştirmeleri hususlarında çalışmaları olduğunu anlatmıştı.

Bazı mahkumların, güvenlik tedbirleri altında sabahları resmi dairelere getirilerek temizlik işlerini gerçekleştirdikleri de bilinen bir vakıa idi.

Denizli’de göreve başladığı 13 Temmuz 2015 tarihinden takriben tam 1 yıl sonra teşebbüs edilen meş’um ve menfur darbe teşebbüsünü müteakip yüksek bir performans sergilemiş; 11. Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Kamil Özhan Özbakır ve 52 rütbeli askerin tutuklanmasını sağlamış ve yurt çapında ilk önce iddianame hazırlayan başsavcı olarak dikkatleri üzerine çekmişti.

Merhumun vefatı üzerine ilk ses firari Emre Uslu’dan geldi. Kendisini “Academic & Columnist ” yani Akademik Köşe Yazarı olarak niteleyen bir kişiye yakışmayacak imla ve Türkçe bozukluğunda attığı tweette “Denizli Başsavcısı Mustafa Alper’in çocukları bir saray tetikçisi olup binlerce çocuğu gözyaşlarına boğduğu için onunla gurur mu duyak mı?” diyerek sirkatini söyledi.

Emre Uslu’ya destek ise; Deniz Kuvvetleri’nden atılma eski bir asker, acemi tetikçi ve hakkında yakalanma kararı olan Tuncay Opçin’den geldi. Bu şahıs 13 Temmuz 2016 tarihinde “yatakta basıp, şafakta asacaklar” diye tweet atmış ve 2 gün sonra da darbe teşebbüsü vukua gelmişti.

Daha önce; çok sevdiği Valisi Recep Yazıcıoğlu’nu şaibeli bir trafik kazasıyla kaybeden Denizli halkı, şimdi de Başsavcısı’nı yine elim bir trafik kazasında Hakk’a uğurlayınca; ister istemez suikast düşünceleri akla geldi ve ulusal basın; manşetlerinde hep bu kuşkuyu dile getirdi.

Denizli Valisi Sn. Ahmet Altıparmak her ne kadar olaya “kaza” dediyse de; konu enine boyuna ve derinlikli olarak bilirkişiler tarafından incelenerek bir sonuca varılacaktır. Alkollü araç kullandığı için ehliyeti elinden alındığı halde, ağır vasıta kullanmaya devam eden şoförün bağlantıları tek tek ele alınacaktır.

Vasiyetnamesiyle halkımızı duygulandıran ve gözleri yaşartan merhum Başsavcımıza Allah-u Teala’dan rahmet niyaz ediyor, yakınlarına sabr-ı cemil diliyoruz.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı