REKLAMI GEÇ

ÖZGECAN ASLAN

17 Şubat 2015 Salı

İnsanlar içinde canavarlaşmış insanlar, meslek grupları içinde karaktersiz kişiler, ülkeler içinde terörist ülkeler var…

Kendinden fiziken daha zayıf bir insana el kaldırmak, dövmek, yaralamak, öldürmek, yakmak “insan” vasfı taşıyan bir kişinin yapamayacağı davranışlar… Bu filleri yaparken bir kişinin üzerindeki “insan” vasfından sıyrılıp bambaşka bir mahluk olması lazım…

Bu yaratık ve yardımcıları nerelerde, nasıl bir çevrede yetişmiştir, nasıl bir eğitim almıştır sorularına cevap bulmak için kapsamlı bir araştırma yapmak gerekiyor… Dağdan mı inmiştir, balta girmemiş bir ormandan mı kaçmıştır?

Hunharca işlenen cinayeti bir erkek işledi diye tüm erkekleri, bir minibüs şoförü işledi diye tüm minibüs şoförlerini suçlamak mümkün değil; ama kadına yönelik şiddetin son zamanlarda büyük bir artış gösterdiği de, inkar edilemeyecek bir gerçek…

Başka ülkelerde vuku bulan bu tip vahşice olayların istatistiğine ulaşabilmiş değilim… Fakat ülkemizde cereyan eden bu tür olayların artış sebeplerini araştırmak; derinliğine incelemek, psikologların, sosyologların, eğitimcilerin başlıca vazifesi olmalı…

“Her gece salonumuzdaki televizyonda tam olarak kaç cinayet işlendiğini, kaç saldırı gerçekleştiğini, kaç tecavüz yaşandığını sayabiliyor musunuz?”(*)

Bu gibi menfur olayların altyapısını hazırlayanlar olarak sadece yazılı, görsel ve işitsel medyaya yüklenmek; kolaycılık olabilir… Ayrıca herkesin başına bir polis dikmek de mümkün olmayabilir…

Dolayısıyla polisi, insanların vicdanına dikmek lazım… Kadına el kaldırmanın, şiddet uygulamanın alçaklık olduğunu beyinlerine kazımak lazım… Erkeklerin en hayırlısının; eşlerine her konuda yardımcı olanlar olduğunu belletmek lazım…

Evlenmek isteyip de; maddi imkansızlıklardan dolayı evlenemeyenlere dernekler, vakıflar ve devlet eliyle yardımda bulunmak lazım…

Evli olup da, anlaşmazlık yaşayan aileler için kadın ve erkek tarafından oluşacak bir heyete; bir de ombudsman ekleyerek, boşanmaya gidilmeden eşler arasında arabuluculuk yapmak lazım…

İnsanlara sevgiyi, merhameti, hoşgörüyü işlemek, çocukları küçüklüğünden itibaren böyle bir ortamda büyütmek lazım…

Lazım, lazım da; buna rağmen böylesine meş’um bir olay vuku bulursa, müeyyidesinin ne olması gerektiği hususuna gelecek olursak; şu anda toplumda tartışılan “ ölüm cezası”nın tekrar geri gelmesi Avrupa Birliği müktesebatı mucibince mümkün olmadığına göre; ağırlaştırılmış müebbet hapsin en büyük ceza olduğu düşünülebilir…

(*) Gökhan Özcan

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı