TAZELENME ÜNİVERSİTESİ
19 Aralık 2017 Salı
Alzheimer Derneği Denizli Şubesi başkanı Hülya Hatice Eryılmaz’ın getirmiş olduğu davetiye üzerine; Denizli Valiliği ve Emniyet Müdürlüğü’nün himayelerinde; Pamukkale Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilecek olan “Bakmaya Değer” ana temalı seminere giderken Alzheimer hastası olarak vefat eden annem bir kez daha gözlerimin önüne geldi.
Denizli Emniyet Müdürlüğü harika bir sosyal sorumluluk projesi olarak Alzheimer hastalarını kimliklendirme çalışmasına başlamış. Böylelikle Alzheimer hastalarının dışarıya çıktıklarında evlerini bulamama ihtimali karşısında önemli bir tedbir uygulamaya konulmuş.
“Unutmayın yanınızda biz varız; siz unutsanız da biz unutmayız” sloganı eşliğinde yaşlılık (gerontoloji) bilimi ve yaşlı bakımı konusunun da işlendiği seminerin en ilginç bölümü; Tazelenme Üniversitesi öğrencilerinden bir beyefendinin izleyiciler karşısında ayağa kalkıp kazak örmesiydi.
Bu üniversitede erkekler kazak örüp, yemek pişirmesini; kadınlar da tamirat yapmasını öğreniyorlarmış. Kazak örmeyi gurur meselesi yapıp reddeden erkekler sınıfta kalıp; haftada üç gün; saat 17 ila 20 arası ve dört yıl devam edilmesi gereken üniversiteden mezun olamıyorlarmış.
Gördükleri dersler arasında; “Başarılı Yaşlanma, Nöroloji, Farmakoloji, Gerontoloji, Felsefe, Psikoloji, Hukuk, Tamirat Bilgileri , Yabancı Dil ve Tiyatro” var..
Bu üniversiteye kaydolabilmek için 60 yaşın üstünde olmak gerekiyor… Maksat 60 yaş ve üzerinde olup da; vaktinin büyük çoğunluğunu evinde geçirmeye başlayan insanları tekrar dışarıya çıkarmak.
Tazelenme Üniversitesi öğrencilerinden birisi, “homo sistein” maddesinin önemini o yaşına kadar hiç bilmediğini ifade etti. Bu madde vücutta yüksekse kalp, beyin ve sinir hastalıklarına sebep oluyormuş.
Sahnedeki yerlerini alıp; kendilerine sırayla söz verilen 60 yaş üstü öğrenciler; öğrendiklerinden bahsederken; insandaki ikinci beynin “bağırsaklar” olduğunu söylediler. Buna göre; bütün hastalıklar bağırsaklarda başlar imiş.
“Gençliğinde sen bedenine nasıl bakarsan; yaşlanınca da bedenin, sana öyle bakar” sözü de seminere damgasını vuran vecizelerden.
Bu yazının finaline yakışacak cümle ise şu olmalı:
“Çok yaşamak istiyorsan; yaşlanmaya mecbursun.”