ANNEDEN KIZINA MEKTUP
21 Ekim 2021 Perşembe
Canım kızım; çocuklarımın en büyüğü olarak hem fazlasıyla sorumluluk verilerek büyüdün, hem de acemiliğimizin kurbanı oldun. Bu yüzden ezildiğini, ezildikçe hırçınlaştığını, hırçınlaştıkça daha da ezildiğini fark etmem ne yazık ki biraz zaman aldı. Çok üzgünüm ve bunun için senden özür diliyorum.
Tüm bunlara karşın ve aslında bunlardan dolayı kendini ders çalışmaya verdiğini biliyorum. Çok zeki ve çok hırslısın. En iyi okulları kazandın, istediğin meslek alanında en iyi üniversiteyi başarıyla bitirdin. Meslek yaşamını büyük bir hırs, azim, kararlılık ve başarıyla sürdürdüğünü görmek beni mest ediyor. Seninle çok gurur duyuyorum canım kızım.
Bizlere, ailene çok bağlısın ve bir evlat olarak ebeveynlerine büyük özen gösteriyorsun. Hemen her kız evlat gibi babana özel bir düşkünlüğün var. Canım kızım; üniversiteyi bitirdin, yüksek lisans yaptın ve mesleğini eline aldın. Kendi eşini seçmekte zaten özgürdün. Bu eşi seçtiğini bana bildirdiğinde dünyalar benim oldu. Sana sonuna dek güveniyorum sevgili kızım. Baban ve kardeşlerin de yakında öğrenecekler. Eminim onlar da sevinecektir. Evlilik yolunda ilk adımları atma eşiğindesin. Bu noktada sana söylemem gereken şeyler var.
Canım kızım, tüketim ve hız çağı çocukları olarak büyüdünüz. Arkadaşlarınızı ve hatta eşinizi bile bir tüketim nesnesi olarak görüp hızlı tüketmeye eğilimli olabilirsiniz. Senin bundan sakınmanı özellikle istiyorum. Bir de, babana olan düşkünlüğün eşinle ilişkine gölge düşürmesin. Evlendiğin zaman bil ki; hedefiniz uzun soluklu bir evlilik, bir yastıkta kocamak olmalıdır. Ömrünüzün sonuna kadar bu evliliği sürdürmek iyi bir hedeftir. Bu, “Evlilik işkence haline gelse de boşanamazsınız” demek değildir. Elbette boşanma şıkkı her evlilikte saklıdır.
Bu uzun birliktelik ayrı kişisel alanlar da içermelidir. Bu tür boşluklar, ikinizin de büyüyebilmenizi sağlar. İkinizin de kendine ait özel zamanları olmalıdır. Sevginiz bağdır ama kısıtlama değildir. Birlikte coşkun bir yaşamınız olsun ama ikinizin de birer yalnız olduğunuzu unutmayın. Çünkü insanlık halinin temelinde yalnızlık yatar.
Lübnanlı yazar Halil Cibran’ın dediği gibi “Hep yan yana olun, ama birbirinize fazla yaslanmayın. Çünkü tapınağı taşıyan sütunlar da ayrıdır. Çünkü bir selvi ile bir meşe birbirinin gölgesinde yetişmez.” Birliktelik bağlılık gerektirir ama yaslanmayı yani bağımlı hale gelmeyi uzun süre taşıyamaz. Birbirinize bağlanın ama bağımlı hale gelmeden. Yoksa evlilik “tapınağı” ayakta kalamaz ve çatısı çöker. Anneciğinin bu söz ve aktarımlarını unutma canım kızım.