REKLAMI GEÇ

ŞAŞIRACAĞINIZ OLGU VE KAVRAMLAR

5 Aralık 2019 Perşembe

Değerli okurlarım; çıktığım gezi ve sonrasında yakalandığım gripten ötürü sizlerden iki hafta ayrı kaldım. Bu yazıma başlamadan bilmenizi isterim ki, köşe yazılarıma malzeme bulmak ve sizlere ilginç bulgular sunmak için, belli dosya konuları belirlerim. Bu yazıma temel olan ve üzerinde geniş araştırma yaptığım dosya konum ise, şaşırtıcı olgu ve kavramlardır. Bunlar felsefe ve psikoloji gibi uzmanı olmadığım konulardan da çıksa, ilginç bulduklarımı sizlerle paylaşmak istememi mazur göreceğinizi umuyorum. Zaten kullandığım kaynakçayı da her zaman açıklamaktayım.

Bu yazımda; günlük yaşantımızda yer alabilen ve adını belki koyamadığımız ilginç, şaşırtıcı ve ufuk açıcı olgu ve kavramlardan söz edeceğim. Bizleri değişik biçimlerde düşündürecek bazı ilginç olgu ve kavramlar şunlardır: Zaman, yaşam, ölüm, duygular, tepkiler, akıl, denetim, üstünlük, aşağılık, eşitlik, hukuk, toplum, iyi, kötü, öğrenme, sosyalleşme, insanlar, boyut, şans, güç, sağlık, bencillik ve sencillik (bencil olmama).

Paradokslar da bu grupta sayılabilir. Örneğin, “Pinokyo ‘şimdi burnum uzayacak’ dedi.” Doğru söylüyorsa burnu uzamaz. Yalan söylüyorsa yalan olmaz çünkü burnu uzayacaktır. İlginç bir paradoks örneği, öyle değil mi? Bileceğiniz üzere, başka örnekler de oldukça çoktur: “Giritli Epimenides ‘tüm Giritliler yalancıdır’ demiş.” Doğru söylüyorsa yalan söylüyor, yalan söylüyorsa doğru söylüyor. İşte paradoksların şaşırtıcılığı!

Bazı ilginç kavramlar da, sorularla ortaya çıkar. Örneğin: “Başıma gelmeyen bir şeyi yapmakta özgür müyüm?”, “karar verme anında aklıma yalnızca iki seçenek geliyorsa, başka bir yol izlemekte gerçekten özgür müyüm?”, “aklıma başka çözümler gelmiyorsa, gerçekten özgür iradem var mı?”(Quora.com). Yanlış karar vermiş olduğumuzu anladığımız her keresinde, bu soruların yanıtının “hayır” olduğunu görürüz. Özgür iradenin, karar vermeye yeterli veri ve bilgiyle geldiğini de. Elbette özgürlük de, çözüm ve seçeneklerin tümüyle tanımlanabilmesi ve bilgi sahibi olmayla gelebilmektedir.

Aşağıya aldığım ve çok ilginç bulduğum altı psikolojik kavram ise, şaşırtıcı altı etkiden oluşmaktadır:

1. Barnum Etkisi
Bu psikolojik kavram, okuduğumuz falların ve burç yorumlarının neden bize uyduğunu açıklıyor. Buna göre okuduğumuz burç yorumlamaları, çoğu insana uyacak şekilde hazırlanıyor. Örneğin yengeç burçlarının duygusal olması özelliği, aslına bakılırsa bütün burçların insanları için geçerli olabilir. Ya da bu hafta işlerinizin iyiye gideceği bilgisi, aslında her insan için geçerli sayılabilir. Aynı şekilde “Sosyal bir insansın ama kendinle zaman geçirmekten de keyif alıyorsun” tarzı her durumu karşılayan olumlu cümleler, bütün insanları tatmin ettiği için sadece sizi değil, aslında herkesi tanımlıyor. Yani bu tarz yorumlar; size uyuyor gibi görünüyor, çünkü aslında zaten çoğu kişiye uyuyor.

2. Yanıltıcı Etkisi
Özellikle ekonomide kullanılan bu psikolojik etkide; insanlara iki seçenek sunarken, bir seçeneği daha ön plana çıkarmak amacıyla alternatif olarak bir seçenek daha sunuluyor. Örneğin kahve dükkanında küçük boy kahveyi 7, büyük boy kahveyi 11 tl’ye satarsanız; insanlar küçük boy kahveye yönelebilir. Ancak orta boy kahve de ekleyerek bu kahveyi 10.50’ye satarsanız, büyük boy kahve satışının hayli arttığını görürsünüz. Bu seçenek insanlarda yanıltıcı bir etki oluşturur ve normalde küçük boy alacaksa bile “Büyük boy alırsam orta boya kıyasla baya avantajlı oluyor, öyle yapayım” şeklinde düşündürtür.

3. Yürüyen Merdiven Etkisi
Eğer yürüyen merdivenlerden sık sık çıkan biriyseniz, duran bir yürüyen merdivene adım attığınızda tökezlediğinizi ve dengenizin bir anlığına bozulduğunu deneyimlemiş olabilirsiniz. Peki duran bir yürüyen merdiven, normal merdivenden hiçbir farka sahip değilken; neden böyle bir gariplik yaşarız? Bunun nedeni, beynimizde yürüyen merdivenin hareketinin güçlü bir şekilde oluşturulmuş olmasıdır. Beyin yürüyen merdivene ilk adımı atarken, merdiven duruyorsa bile normal merdiven gibi algılamaz ve hareket halindeki merdivene basıyormuş gibi sinyaller gönderir. Fakat hareket algılanmayınca bir şeylerin yanlış gittiği anlaşılır ve denge bozulur. Burada bilinçaltının kontrolü öylesine güçlüdür ki, duran merdivene ilk adımı atarken dengenizin bozulmaması için çok ciddi şekilde odaklanmanız bile yetmeyebilir.

4. Yabancı Irk Etkisi
Bu psikolojik kavram ise farklı milletlere mensup insanları birbirine benzetme durumunu karşılıyor. Bütün Uzakdoğuluları birbirine benzetmek bu durumun güzel bir örneği. Bu durumun ortaya çıkmasında beynin yüz tanıma bölgesinin farklı ırklardaki insanları birbirlerinden ayırt etmede iyi olmadığı, bunun yerine çevremizdeki ve kendi ırkımızdaki insanları tanıma konusunda çok daha iyi olması gösteriliyor.

5. Kapı Eşiği Etkisi
Beynimiz ortam değiştirdiğimiz zaman, yeni ortamı tanımaya ve oraya uyum sağlamaya çalışırken, küçük çaplı bir yenileme sürecine girer ve bu esnada birkaç saniye önce aklımızda olan bilgileri kaybedebiliriz. Bu geçici hafıza kaybına, özellikle evde bir odadan başka odaya geçtiğinizde “Ne yapacaktım ben?” sorusunu kendinize soruyorsanız, en az bir kere tanık olmuşsunuz demektir.

6. Geri Tepme Etkisi
Bu olguya göreyse, insanlar inançlarına veya kabul ettikleri şeylere öylesine sıkı sıkı bağlanıyorlar ki, bildikleri şeyin yanlış olduğunu gösteren somut kanıtlar sunulsa bile kanıtı kabullenmek yerine reddederek inançlarına tutunmaya devam ediyorlar. Bu da özellikle bir temeli olmayan ve körü körüne bağlanılan inançların, çok daha derinleşmesine neden olur. (Bu 6 psikolojik etki için kullandığım kaynak: Webtekno.com).

Ne yazık ki bu son etki; “bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olma”nın sanıldığından da yaygın olduğu ülkemizde, insanlarımızın “gerçeklerle yaşama kültürü”nden daha da uzağa düşmesine yol açmaktadır. Daha parlak bir ulusal gelecek için; bu etkinin varlığı ve ne olduğu, nasıl işlediği halkımız tarafından mutlaka öğrenilmelidir.

Değerli okurlarım; yazlık evimizdeki, bana pek çalışma fırsatı bırakmayacak olan tadilat hazırlıkları ve Denizli’ye dönüş ve yerleşme sürecinden dolayı sizlerden iki hafta daha ayrı kalacağım. 26 Aralık 2019 Perşembe günü yeni bir yazımda daha bir araya gelme umudumla, esen kalınız.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı