
BAHÇELİ’YE SORULAR
11 Ağustos 2015 Salı
– Koalisyon çağrılarını bir ay önce neden desteklemiyordunuz?
– Klasik böl-parçala-yönet politikası, Erdoğan’ın karşılaştır-savaştır-sıyrıl politikasına dönüştü. Bu politikalardan kendi seçmen hanenize kaç oy devşirdiniz?
– Seçimin ertesi günü başlayan toplumu germe politikasına Erdoğan’la birlikte en fazla destek sağlayan siz oldunuz. Başbakan sıfatıyla Davutoğlu bile bu kadar hevesli olmadı. Bu durumun farkında mısınız?
– Siz erken seçim diye tutturdunuz, ülkenin aydını, politikacısı, akili sizin de içinde olacağınız bir koalisyonun iç barışın, ekonomik istikrarın, demokrasinin garantörü olacağını haftalarca yazdı çizdi, o zaman ne düşünüyordunuz?
– Anaların çocukları için gözyaşı dökmediği bir siyasal atmosferde vatan-millet-sakarya hamasetini politikaya tahvil edememekten mi korkuyorsunuz?
– “Yoksa önce ölümlerin ve savaşların acıları yaşanmak zorunda” diye mi düşünüyorsunuz?
– Politik oyunlarınız, beklentileriniz, hırslarınızla bu acılarıkolayca oya dönüştüreceğinize inanıyor musunuz?
– Muhafazakarsınız, bunu anlıyoruz. Ama 1940’ların, 60’ların ve 80’lerin milliyetçi politikacılarına rahmet okutacak kadar dini kendinize referans almanızı sanırım kendi eski kurtlarınız da anlamazdı. Bu konuda kendinizi nasıl açıklıyorsunuz merak ediyorum.
– Diyelim bir ay önce koalisyon çağrılarına “AKP-CHP koalisyonu olsun” uyanıklığı yapmadan, “evet makul prensiplerde biz de varız, yeterki ülke bir kaosa sürüklenmesin, demokratik teamülü uygulamak için biz de elimizden geleni yapalım” deseydiniz, acaba güncel politikanın hangi mertebesinde saygı görüyor olacaktınız, bunu hiç düşündünüz mü?
– Bir siyasi partiye oy vermiş milyonlara ‘şerefsiz’ deme densizliği yaptınız. Gündelik demeçlere bakarsak sizi pek ciddiye almadıkları görülüyor. Buna rağmen tüm ‘şerefsizleri’ fişlediğinizi itiraf ediyorsunuz. Merak ediyorum, o viski içenlerin sizden olmadığına nasıl emin oluyorsunuz? Malum, tüm kamuoyu yoklamacıları, sizdeki ‘şerefsizlerin’ diğer ‘şerefsizlerden’ daha fazla olduğunu söylüyor.
– “Erken seçim ikinci plana düştü” cinsinden demeçlerle koalisyona yönelme eğilimindesiniz. Diğer yandan, toplum adeta gökten inecek ve savaşı bir bıçakla kesip sonlandıracak kurtarıcı bekler hale geldi. Böyle dönemeçler, fayda devşirmek için iyi fırsatlar doğurur. Bu fırsat için zamanın geldiğine mi hükmettiniz? Erken seçim yerine koalisyona ağırlık vermek size daha fazla oy mu sağlayacak?
– Olmaz ya, diyelim oldu. HDP’nin kapısını çalıp, ‘kardeş kalk bakalım, orman yangını başladı, bir kova su kap gel” deseniz, seçmen nezdindeki oylarınız yüzde 20’leri geçmezse ben de ‘şerefsizim’. Bunun için hala çok geç değil. Peki siz bunun farkında mısınız?
– Etnik çatışmalar daha da alevlenecek gibi duruyor. Alevi kanaat ve kurum önderlerine son haftalarda art arda yapılan saldırılar, bir kıyım girişiminin habercisi gibi. Bunu ne PKK, ne IŞİD, ne de DHKP-C gibi örgütlerin üstüne atıp geçemezsiniz. Çok net bir provokasyon olduğunu kestirecek denli yaşlı ve deneyimli bir politikacısınız. Devletin parmağı bu işlere ne kadar bulaşmış en azından hissedersiniz. Hal böyleyken, Kürtlere olan antipatinizle birlikte tüm azınlıkları dışlayan demeç ve fikirlerinizle yaşanan savaşa, yaşanması muhtemel kıyımlara nasıl engel olmayı düşünüyorsunuz?
– AKP ile son on yılda yaşanan birlikte hareket etme siyaseti bana zamanın(2000 küsur yıl önce) Bergama Kralı III. Attalos’un yönetimi altındaki tüm ülke topraklarını Roma’ya bırakış vasiyetini hatırlatıyor. Ansiklopediler III. Attalos’u vasiyet bırakacağı varisi olmayan, dengesiz bir yönetici olarak kayıt düşerler. Nitekim yerine geçmek isteyen III. Eumenes bu nedenle başkaldırmıştı. Sanki günü gelecek, Bahçeli MHP’nin AKP’ye ilhakını vasiyet edecek gibi. Son on yılın çağrıştırdığı öylesine birlik ve beraberlik şuuru yani! Önsezilerim de haksız olmayabilir miyim?
– Sorular ‘arkası yarın’ gibi çoğalıyor. Hafta başından beri karaladığım Bahçeli ve MHP notları her gün artıyor. Ama ne yazık ki pozitif bir artış değil. Giderek sendeleyen, dengesine bir haller olan MHP’den söz ediyoruz.
İşte bu hal ve şerait içinde soruyorum Bahçeliye;
Sorulara sahiden samimi bir cevap verebilir misiniz?
Soruların yanıtları ne sizi ne bizi bu yangından alıkoyamayacak o belli. Ama en azıdan birlikte ya da yan yana yandığımızın resmini çizecek.
Belki o resim size bir şeyler anlatabilir. Ne dersiniz?
Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir
Yorumlar
siz galiba seçimden sonra duruşunu bozmayan tek lider olduğu için sayın Bahçeliye taktınız kafayı.Ayrıca bende MHP ye oy vermiş biri olarak gerekirse AKP ye oy atarım.Yeter ki Allahım bizi CHP ve HDP zihniyetinin eline bırakmasın.