REKLAMI GEÇ

EKONOMİ BAKANI NEREYE BAKIYOR?

19 Şubat 2015 Perşembe

Manşetlere düşen haber başlığına göre “Kasım ayı verileriyle işsizlik oranı %10.7 küsur.”

Bu haberin üzerinde durulmayan ayrıntısı ise, Ekim ve Kasım 2014 ayları arasındaki işsizlik oranı arasındaki binde 3artış farkı. Bu hesapla bir ayda yaklaşık 300 bin kişi işsizler ordusuna katılmış.
Geriye doğru gidip oranları gözden geçirelim. Örneğin Ocak 2014 ayında işsizlik oranı %10.1 civarında seyretmiş. TÜİK verilerine göre Eylül 2013 işsizlik oranından%1.2 gibi ciddi bir azalma bile söz konusu.

***

Verilen rakamlar içinde kayıt dışı istihdam oranları nedir derseniz, iki dönemi karşılaştıran rakamlara göz atalım. Ocak 2014 ayında kayıt dışı istihdam oranı %2.6 azalarak, 33.6 olmuş.

Kasım 2014 verilerini açıklayan TÜİK, kayıt dışı istihdamdaki rakamın %33.9 olduğunu saptamış. Kayıt dışının da tıpkı işsizlik oranı gibi binde 3 artış gösterdiğini görüyoruz.

***

TÜİK verilerine ne kadar güvenmeliyiz, bu ayrı bir konu. Burada vurgulamak istediğimiz, hükümetin gölgesini eksik etmediği TÜİK gibi kurumların verilerine bakarak istihdam, işsizlik ve kayıt dışı konusundaki başarısızlığının tescil edilmiş olması. Bunun doğal bir ekonomik salınım olduğu söylenebilir mi? 2014 Ocak ayından bu yana gerek ekonomistlerin, gerekse muhalefetin krize doğru evrilen Türkiye ekonomisindeki göstergelere işaret eden açıklamalarını teyit ediyor bu veriler. O nedenle kayıt dışı işsizlik vb. gibi gerçekçi sonuçlara gerek bile kalmıyor.

***

Hal böyleyken Ekonomi Bakanı ne yapıyor?

Her konuya söz söyleme merakı olan Bakan Zeybekci’nin son medya ‘bombası’ “idam geri getirilsin” oldu.
İnsan sormadan edemiyor, her hafta bir demeciyle manşetlere çıkmaya başlayan Bakan Bey, acaba yukarıda alıntıladığımız TÜİK verileri ile ilgili ne düşünüyor?

Diyebilir ki, ben “istihdam bakanı mıyım?” Haklısın…derdik.

Ama “Cumhurbaşkanı meydanlara çıksın” derken ne bakanıydı sorma hakkımız doğar.

“Keynesi yakalım” demeci için hangi bilimsel titr cesaretiyle diye sorma hakkımız doğar. Hemşehrisi üniversite rektörünün giydirdiği ‘fahri doktora’ cübbesini yeterli görüyor mu, sorma hakkımız doğar.

“İdam geri getirilsin” fetvasını hangi saikle veriyor, sorma hakkımız doğar. Nitekim aynı demecin arkasından sazı eline alan AB Bakanı olacak zat tüyler ürperten şu sözleri sarf ederken ağız birliği etmiş olabilirler mi? “Benim kızıma yapılsaydı elime silah alıp vururdum.” Bunu da sorma hakkımız doğar.

***

Bunun diğer adı “kendi işini kendin gör” demektir.

“Gündelik sosyal sorunlarınızı gücünüz yeterse kendiniz çözmelisiniz.”

Bu öneri bizden, herhangi bir yurttaştan ya da muhalefetin herhangi bir üyesinden gelseydi feveran edişin dozunu tahmin edemiyorum.

Ama iktidar partisi birinden gelirse herkes sus pus. Gerekçe, Özgecan Aslan’ın “İ” harfinden bile insanlık nasibini almamış olanlar tarafından katledilişi.

Adama sormazlar mı, o kadar üzüldünüz, canınız yandı, kahroldunuz… Neden iktidarınız boyunca her gün tırmanarak yükselen bir katliamlar zincirine tanık oluyoruz? Neden bu zincirin en uzun bölümünü kadına yönelik şiddet, tecavüz ve katliamlar alıyor? Neden?

Bunu geçtik, havuz medyasının besleme yazarlarınca öne sürülen argümanlar, iktidar yanaşması sanatçı geçinen az gelişmiş magazin fenomenlerine ne demeli?

Onların günlerdir infial uyandıran açıklamalarına neden tepkisiz kalıyorlar.

Bu ikiyüzlülük nereye kadar sürecek?

***

Ekonominin güncel verilerini TÜİK kendi gerçekçiliği oranında veriyor. Herkes bu verilere bakıp gidişata ilişkin fikir yürütüyor.

Peki, Ekonomi Bakanı nereye bakıyor?

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı