REKLAMI GEÇ

HERKES İÇİN KRALLIK!

8 Şubat 2017 Çarşamba

“Kendime ait bir krallığım yoktur… Ama dünya üzerinde tehlikede olan tüm değerli şeyler,  işte onlar benim sorumluluğumdur. Ve kendi payıma bu karanlık geceden geriye güzelce serpilen veya meyve ve çiçek veren bir şeyler kaldığı sürece görevimi asla yarıda bırakmayacağım. Çünkü ben de birisinin vekiliyim. Biliyor muydun?” J.R.R. Tolkien

Hepimiz yaşadığımız dünyanın herhangi bir varlığının vekili sayılmaz mıyız?

Krallık mı? İşte size krallık! Kocaman bir dünya ve bu dünyanın herhangi bir noktasında kendi prematüre varlığını sürdürmek için didinen kocaman karıncalarız.

Her birimiz yeryüzü toprağının, yeryüzü nimetlerinin dağılımından kendine düşen payı almaya çalışan, bu uğurda ömür veren özneler değil miyiz?

Kimimiz kavgayla, kimimiz savunuyla, kimimiz şiddetle, ama her durumda bir savaşın içinde!

Krallıksa alın size krallık. Başka krallığa gerek var mı?

***

Başka türden bir krallığın var olması gerektiğini düşünenlerin ateş çemberinden geçmek mecburiyetinde miyiz?

“Herkes için krallık” diye düşünmeyenlerin?

Krallığı kendine ait mülk sayanların?

Mülkü paylaşmanın erdemi yerine sahiplenmenin ahlaksızlığına mahkum edenlerin?

***

Dün yayınlanan istatistiklerden biri beni bu edebiyata dokunan satırlarla düşünmeye sevk etti.

DİSK (Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu) dün ITUC (Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu) tarafından hazırlanan 2016 Çalışma Raporu istatistiklerini yayınladı. İstatistik çalışması, başkanlık, yarı başkanlık ve parlamenter sistemler tarafından yönetilen toplumların çalışma ve yaşam koşullarına ait önemli verileri bir araya getiriyor. Bu veriler farklı kıta topraklarında yaşayan ancak benzer politik sistemler tarafından yönetilen toplumlarda yaşanan aynı sorunların rakamsal sonuçlarına mercek tutuyor.
Türkiye’de Anayasal değişiklik ve başkanlık tartışmalarının son yıllarda yavaşça başlayıp şimdilerde tüm toplumun hücrelerine işleyen gündeminde oldukça anlamlı bir uluslararası istatistik çalışması!
***
Rapor Türkçede yayınlandığı haliyle 11 ayrı kategoride üç ayrı yönetim sisteminin rakamlarla profilini resmediyor. Daha çok çalışma yaşamı ve insan hakları açısından ele alınan maddelere göre:

1- Siyasal Rejime Göre Düşük İnsani Gelişmeye Sahip Ülkelerin Oranı
Başkanlık Sisteminde Yüzde 65, Yarı Başkanlık sisteminde Yüzde 23, Parlamenter sistemde Yüzde 12;

2- Siyasal Rejimlere Göre Doğuşta Ortalama Ömür Beklentisi
Başkanlık Sisteminde 67, Yarı Başkanlık sisteminde 67, Parlamenter sistemde 76;

3- Sendikal Hakların En Çok Korunduğu / En Az İhlal Edildiği Ülkeler
Başkanlık Sisteminde Yüzde 8, Yarı Başkanlık sisteminde Yüzde 8, Parlamenter sistemde Yüzde 84;

4- Siyasal Rejimlere Göre Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği
Başkanlık Sisteminde Yüzde 0.441, Yarı Başkanlık sisteminde Yüzde 0.233, Parlamenter sistemde Yüzde 0.218;

5- Siyasal Rejimlere Göre İş Cinayetleri Oranları
Başkanlık Sisteminde Yüzde 5.2, Yarı Başkanlık sisteminde Yüzde 4.3, Parlamenter sistemde Yüzde 2.4;

6- Siyasal Rejimlere Göre Çok Yüksek İnsani Gelişmeye Sahip Ülkeleri Oranı
Başkanlık Sisteminde Yüzde 10, Yarı Başkanlık sisteminde Yüzde 8, Parlamenter sistemde Yüzde 82;

7- Siyasal Rejimlere Göre Sendikalaşama Oranları
Başkanlık Sisteminde Yüzde 11,9, Yarı Başkanlık sisteminde Yüzde 15,4, Parlamenter sistemde Yüzde 28,6;

8- Siyasal Rejimlere Göre Haftada 48 Saatten Fazla Çalışanlar
Başkanlık Sisteminde Yüzde 26, Yarı Başkanlık sisteminde Yüzde 11, Parlamenter sistemde Yüzde 8;

9- Siyasal Rejimlere Göre Haftalık Çalışma Süreleri
Başkanlık Sisteminde Yüzde 42.5, Yarı Başkanlık sisteminde Yüzde 39.5, Parlamenter sistemde Yüzde 37.6;

10- Siyasal Rejimlere Göre Gelir Eşitsizliği
Başkanlık Sisteminde Yüzde 10, Yarı Başkanlık sisteminde Yüzde 7.6, Parlamenter sistemde Yüzde 6.7;

11- Siyasal Rejime Göre Ağır Sendikal İhlalleri
Başkanlık Sisteminde Yüzde 64, Yarı Başkanlık sisteminde Yüzde 7, Parlamenter sistemde Yüzde 29.
***
Tolkien’in Yüzüklerin Efendisi üçlemesinin son cildinde teatral bir tirad gibi ünlediği isyanın nasıl bir anlam kazandığı, yetinmeyip o fantastik diyarlardan çıkıp gelip gündelik hayatımıza nasıl ders olması gerektiğini bu istatistik daha iyi anlatmıyor mu?

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı