REKLAMI GEÇ

TUZAK, DEVLET ve AHLAK

19 Ağustos 2015 Çarşamba

Felsefesinin başkaldırısıyla gelecek yüzyılların mantığını da ipotek altına alan Filozofun saptamasını bize uyarlayıp şöyle diyelim:

“Bunlar, kendinden olmayan herkes için tuzak kurup ona devlet diyen asıl yıkıcılardır…” Friedrich Nietzche’den

Geçen haftaki yazımızın özeti budur.

***
Devlete güvenmiyorum.

Sadece ben mi?

Neredeyse toplumun yarıdan fazlası çeşitli nedenlerle güvenmiyor.

O nedenle on yılı aşkın süredir iktidarı armağan ettiği bir siyasi topluluğa vize vermiyor:

Sadece devleti kendi emelleri için kullandığından dolayı!

Sadece o devleti ‘geçmişin politikalarından arındırıyoruz’ yalanından dolayı!

Sadece son on yıla sığdırdığı devlet vukuatlarının önceki kırk yıla rahmet okutmasından dolayı!

Demokrasiyi, hukuku, adaleti torbalayıp rafa kaldırmasından dolayı!

Yolsuzluğu, yoksulluğu, işsizliği, çalıp-çırpmayı meşrulaştırmasından dolayı!

Kendi halkının bir kısmından nefret etmesinden dolayı!

İslamı sadece bir iktidar aracı olarak kullanmasından dolayı!

Kürtleri tam beş yıl boyunca “Barış” teraneleriyle kandırmasından dolayı!

Tüm ülke halkını kendine inandırıp sonra en pespaye diktatörü bile mumla aratmasından dolayı!

Daha sayalım mı?

Sonu gelmez.

***
Son bir yıl içinde gördük ki, ne Soma’da ölen 300 kişi, ne Reyhanlı da ölen 50 kişi, ne Suruç’ta ölen 30 kişi ve ne de her gün gelen şehit haberleri siyaset kurumunun en tepesine, fildişi kuleye yerleşmiş olanların umurunda değil. Varsa yoksa erken seçim ve iktidar koltuğu.

Şu soruların birkaçını da biz soralım isterseniz:

* Son beş yıldır silahlar susmuştu. Hatta 8 Haziran sabahı insanlar ilk kez umutluydu. Ne oldu da birkaç gün içinde gök kubbe yeryüzüne çakıldı?

* Henüz beş yıl önce Zekeriya Öz mahreçli Ergenekon, Balyoz vb. haberleriyle yatıp kalkıyorduk.

Şimdinin Cumhurbaşkanlığı koltuğunu işgal eden zat o zamanlar ‘bu davaların savcısı benim’ diyordu. Ne oldu da o savcı şimdi Ergenekon davası savcılık görevi nedeniyle İnterpol tarafından kırmızı bültenle aranıyor?

* Dün Gezi, sonrakinde paralel, şimdi de HDP ve sol. Sıradaki kim? Peki kendi suçunu ne zaman itiraf edecek? Yolsuzluklarını, adaleti engellemelerini, demokrasiyi iğdiş etmelerini, halk iradesini hiçe saymalarını, kendini ve çocuklarını Karun kadar zengin etmeye devam eden gidişatı?…

Bunlar çok basit açık ve kanıt gerektirmiyor.

Tek bir açıklaması var olan bitenin: her şey ama her şey devlet adına ve devlet araçlarıyla yapılıyor.

***
Kendimize çuvaldız batırma ahlakını edindiğimiz gün kanıt aramak değil, ortadaki kanıtları değerlendirmek iradesini gösterebiliriz.

Sonra da soru sorarken, önce kendimize sorma erdemini!

Yeter ki halk düşmanı, insanlıktan nefret eden patolojik siyaset vakalarına gösterdiğimiz itibara son vermesini bilelim.

Not: Yazılar ile ilgili hukuki sorumluluk yazarların kendilerine aittir

Yorum Yaz

Aşağıdaki gerekli alanlara bilgilerinizi girmelisiniz. e-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

 karakter kaldı