

FELSEFE-FİLOZOFİ
Şimdi bana argo anlamında ‘felsefe yapma!’ diyenler, ‘yüce akıl’ın peşinde olup da kızanlar, ‘sen kim oluyorsun da ahkam kesiyorsun’ diyenler olacaktır. Ancak, ben kendimden hiç bir şey demeyeceğim. Filozof olup da “Felsefe” adına söz söyleyenlerin sadece aktarıcısıyım-yalancısıyım. Felsefe; Filia –Sevgi ile Sofia-Hikmet demek olan kelimelerin birleştirilmesiyle ortaya

DARBENİN ES/TETİĞİ
Yorgun dünyamız, kayıtsız bir şiddetle kendini durduracak bir gün Ama dönen bir şeyler kalacak derinde Kalbinde yaşattığı bu kıtlık, çürüyen ve irinleşen şeylere karşı duyduğu bu dehşet sadakat Belki iyileşmez bir yarayı kaşıyoruz durmadan Belki kemiğe ulaşana dek tırnaklayacağız birbirimizi Belki belkiden sonra bir cümle dahi kuramayacağız

Herkese bayram olsun: “Bu bayram ve her bayram”
Yaşlılara saygı göstermek kültürün önemli bir parçasıdır. Bu kültürün yerleşmesinde yaşlılarla birlikte yürütülen yaşam, aynı evi paylaşma ve yaşlının ailedeki konumunun etkisi büyüktür. Değişen sosyo-ekonomik koşullar ve üretim ilişkileri aile yapısında değişikliklere neden olmuş, yaşlılığa ilişkin negatif tutumlar geliştirilmiştir. Yaşlılığa ilişkin negatif tutumlar daha çok kapitalizmin ürünüdür.

Walter Gropius ve BAUHAUS II
III19. yüzyılın monarşilerinin askeri-sivil açılımları, o toplumsal yapılanmalarının çeşitli alanlarını kategorik bir değişim sürecine indirgedi. Monarşinin demokrasiyle yer değiştirdiği batı toplumu aynı zamanda, dinsel sofuluğun egemenliğini günlük yaşamdaki din dışı kaygılarla değiştirdi. Geleneksel olarak seçilmiş sınıfların beğenisi olarak süregelen sanat, bu aristokratik karakterinden farklı bir estetik beğeni

Walter Gropius ve BAUHAUS I
“Bir kapı vardı, öteki kapı… siviller, askerler, doktorlar ve mimarlar o kapının arkasından bakıyorlardı. Bu çağın hiçbir çıplağı o kapıyı görmemişti oysa. Neden korkuyorlardı? Kişiliksiz bir yapıydı kapının üstünde durduğu o yapı. O yapı ki, ne kendi çağını karakterize edebilirdi kulpsuz kapısıyla, ne de 20 yüzyıla açılırdı.

MEDYA KİRLİLİĞİ
Medya tanımıHer türlü bilgiyi kişilere ve topluma aktaran, eğlence, bilgi ve eğitim gibi üç temel sorumluluğa sahip görsel, işitsel ve hem görsel, hem işitsel araçların tümüne medya denmektedir (Mumsema.Org). Medyanedir.Com’a göre de insanlar günlük yaşamlarında sürekli iletişim kurarlar. Çağdaş dünyadaki yaşam türü, bireyleri iletişimin teknik araçlarına daha

MELANKOLİNİN RESSAMI MUNCH VE “ÇIĞLIK”
Norveç fiyortlarından geçerken rehberimiz, ‘buranın ressamıdır, dünyanın en bilinen tablosu ona ait’ dediğinde tam hatırlayacakken söyleyivermişti adını: “Munch!” “Tabi ya” diye sesimi yükselttim, ses tonuma yüklediğim “nasıl hatırlamam” suçlanmasıyla! Tabii ki oydu, Edward Munch!!! Hani şu meşhur “Çığlık” adlı eserin yaratıcısı… Hani bir köprünün üstünde kuru kafalı

“Sanat” Toplum Kalkınmasının neresinde?
Toplum kalkınması, “toplulukların ekonomik, toplumsal ve kültürel koşullarını iyileştirmek için onların kendi çabaları ile devletlerin bu yöndeki çabalarını birleştiren bir süreç” olarak ifade edilir. Aynı zamanda yenileşme yaratma ve insanların yenileşmeye uyum sağlama süreci için kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemin aracı ise ihtiyaçlar ve bu ihtiyaçların karşılanmasını

DEMOKRASİ KÜLTÜRÜ
‘Düşüncelerine katılmıyorum ama,düşüncelerini özgürce ifade etmen içincanımı bile veririm! VOLTAIRE Demokrasi Nedir‘Demokrasi kültürü’ kavramını ele almadan önce, ‘demokrasi’ kavramını ele alalım.Eski Yunanca demos (halk) ve kratia (yönetim, güç) sözcükleri bileşimiyle adlandırılmıştır.Ortaya çıkan ‘demokratia’ (halk yönetimi) kavramı kuşkusuz demokrasi’nin özü olmuştur.‘Halk Yönetimi’ kavramı, halkın kendi kendini yönetmesidir. Çoğunluk

MUTLULUK ÜZERİNE
Mutluluğu, fizyolojik belirtileri saptanabilir bir pozitif heyecan olarak tanımlıyorum. Mutlu kişinin mutlu olduğuna ilişkin kendi beyanını esas alıyorum, yani bir öznel duyum olarak. Bence mutluluk, yaşam düzeyi ve niteliğiyle ilişkili olmak zorunda değil. Mutluluğu bir ‘sahip olma’ değil, ‘olma’ durumu olarak görüyorum. Mutluluk da, mutsuzluk da, ‘burada

DUYGULULUK VE ANALİTİK ZİHİN
Bu yazımda duygululuk ve analitik zihin kavramlarını açmaya ve tanıtmaya çalışacağım. Çünkü bu iki kavram arasındaki ilişkinin ve bağın kavranmasında yarar olduğunu düşünüyorum. Konulara yaklaşmada ve onları kavramada duygusal davranırsak, analitik ve nesnel değerlendirmeler yapamayız. Onun yerine, hiç değilse duygulu davranışı denemeliyiz. Böyle olursa, konulara daha yüksek

HOMO SAPİENS’TEN ADEM İLE HAVVA’YA İNSAN
Modern insana benzeyen ilk hayvanlar günümüzden 2,5 milyon yıl önce ortaya çıktı.Homo sapiens olarak bu günlere gelişimiz hiçte öyle kolay olmadı.Arada bize benzer hayvanlara karşı ciddi bir zafer kazanmak ve bizim diğer daha hantal türlerimize karşı daha gelişmiş bir beyne ihtiyaç vardı.Homo sapiens bu büyük yolculukta çok

BİLİM VE SANAT İLİŞKİSİ
Bilim ve sanat bir kuşun kanadı gibidir. Bu iki kanadı kullanabilen toplumlar uçar ve özgür olurlar. Uçamayanlar ise tavuk olur. ‘Tavuk toplum’, önüne atılan bir avuç yemi gagalarken, arkadan yumurtalarının alındığının farkında bile olmaz. Charles Darwin Dikmen(2012)’e göre; kültürlerin iki unsuru olan bilim ve sanat, aralarındaki birçok

BİLGİ ÜZERİNE
Vikipedi’ye göre; bilgi, suje ile obje arasındaki ilişkiden doğan her türlü üründür. Felsefede; bilginin doğası, kökenleri ve boyutları ile ilgilenen dala ‘epistemoloji’ adı verilir. Bilimsel bilgiye gelince; bu tip bilgi bilimsel yöntemler ile elde edilen bilgidir. Bilimsel yöntem akıl, deney ve gözleme dayalıdır. Bir bilginin bilimsel olmasının

İNSAN OLMANIN ÜLKESİ
Nasıl da başarıyoruz nefret etmeye yatkın ruhumuzun boyunduruğu altına girivermeye. Başkasının ağzıyla konuşmaya hazır dilimiz, geçmişin izleriyle kuruyan kara bir mürekkep sanki. Zamanı ve bedenimizi kendimizde buluşturamayan bir başkası olarak daha ne kadar yaşayabiliriz? Nasıl da başarılıyız dolaysız bir hayatın içinden mendil sallayarak geçip gitmek… Yanı başımızın